Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/32431
Karar No: 2016/187
Karar Tarihi: 18.01.2016

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/32431 Esas 2016/187 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2015/32431 E.  ,  2016/187 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : İş Mahkemesi
    Dava Türü : İşe iade

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    İş sözleşmesinin geçerli ve haklı neden olmadan davalı işveren tarafından feshedildiğini belirten davacı işçi feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkil bankanın davacı hakkında uyguladığı feshin, geçerli feshin tüm usul ve kurallarına uygun olarak yapıldığını, hem sözlü hem yazılı ihtarlar yapılmış olmasına rağmen kendisinde herhangi bir değişiklik olmadığından son çare olarak fesih yoluna gidildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, “cevap dilekçesi ve ekinde yer alan Yargıtay ilamı, iş akdi fesih yazısının içeriği, cevap dilekçesine ekli tutanak ve uyarı yazıları, davalı tanıkları ... ve ..."ın yeminli beyanları ile tüm dosya kapsamına göre; davacının 19.04.2013 tarihinden, iş akdinin feshedildiği 14.01.2015 tarihine kadar davalı bankada Direkt satış yetkilisi olarak görev yaptığı, görev ve sorumluluğundaki işleri Bankanın kural ve prosedürlerine uygun olarak yerine getirmediği (kredi kartı satışında belirtilen mail adresi bilgilerinin hatalı olması, telefon numaralarının kullanılmamakta olması, meslek bilgisinin yanlış yazılması); işçinin davranışı, taraflar arasında bulunması gereken güven temelini çökertecek ağırlıkta bulunmayıp, iş ilişkisine devamı tam anlamıyla çekilmez hale getirmemekle birlikte, işin normal işleyişini bozuyorsa, işyerindeki uyumu olumsuz yönde etkiliyor ve işverenden bu sebeple iş ilişkisini yönetmesi normal olarak beklenemiyorsa, İş Yasasının 18/1.maddesi gereği geçerli fesih hakkının doğacağı; somut olayda da; fesih nedeni olarak belirtilen hususların, haklı nedenle feshi gerektirecek ağırlıkta olmadığı; ancak geçerli nedenle fesih sebebi oluşturduğu, davalı işverenin, feshin son çare olması ilkesinin gerekleri doğrultusunda, davacı ile iş ilişkisini sürdürme niyeti içerisinde, daha önce davacıya ilişkin uyarıları da gözetilerek bu uyarılardan bir sonuç elde edemeyince, iş ilişkisini sonlandırmak durumunda kaldığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanununun 18 ve devamı maddeleridir.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 18.maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
    İş Kanununun 18.maddesi bakımından işçinin davranışlarından kaynaklanan sebepler, işçinin aynı Kanunun 25/II.maddesinde öngörülen sebepler niteliğinde ve ağırlığında olmayan işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen, sözleşmeye aykırı davranışlarıdır. İşçinin davranışı ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde geçerli sebep olabilir. İşçinin sosyal açıdan olumsuz bir davranışı, toplumsal ve etik açıdan onaylanmayacak bir tutumu işyerinde üretim ve iş ilişkisi süresince herhangi bir olumsuz etki yapmıyorsa geçerli sebep sayılamaz.
    4857 sayılı İş Kanununun 20.maddesinin ikinci fıkrasına göre geçerli nedene dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
    Somut olayda, 15.01.2015 tarihli fesih bildirimine göre, davacının iş akdi, "...Bankamızda 19.04.2013 tarihinden bu yana perakende bankacılık yönetimi/perakende bankacılık direkt satış/Kuzey Anadolu Bölgesi"nde direkt satış yetkilisi olarak görev yapmaktasınız.Görev ve sorumluluğunuzdaki işleri Bankamız kural ve prosedürlerine uygun olarak yerine getirmediğiniz, tarafınızdan beklenen performansı gösteremediğiniz ve verilen satış hedeflerinin gerisinde kaldığınız tespit edilmiştir.Örneğin;
    -2014 yılı Kasım ayında 55 onaylı kart satış hedefinizin 29 adedini gerçekleştirdiğiniz,
    -2014 yılı Aralık ayında 60 onaylı kart satış hedefinizin 55 adedini gerçekleştirdiğiniz belirlenmiştir. Bu duruma ilave olarak tarafınıza verilen 25.12.2014 tarihli uyarı yazısında da belirtildiği gibi bankamız kural ve prosedürlerine aykırı davranarak yöneticilerinizin güvenini kötüye kullandığınız ve bankamızın imajını olumsuz yönde etkileyen davranışlarda bulunduğunuz belirlenmiştir.Yukarıda bahsi geçen nedenlerden ötürü 19.04.2013 başlangıç tarihli iş sözleşmeniz, 4857 sayılı İş Kanunu"nun 25.maddesinin 2.fıkrası kapsamında, sözleşmenizde yer alan yükümlülüklerinizi yerine getirememeniz, birbirini takip eden (2 ayda tarafınıza verilen satış hedefini gerçekleştirememeniz ve yöneticilerinizin güvenini kötüye kullanmanız nedenleri ile görev döneminiz ile ilgili hukuki sorumluluklarınız ve Bankamızın yasal hakları saklı kalmak kaydıyla yukarıda belirtilen haklı nedenlerden dolayı 14.01.2015 tarihinde feshedilmiştir….” gerekçesiyle sonlandırılmıştır.
    Davalı işverenlik, gerek fesih bildirim yazısında gerekse de dosya kapsamına sunulan uyarı yazılarından anlaşılacağı üzere, davacıya pek çok kez uyarı cezası verildiğini, davacının bu uyarı yazılarına rağmen davranışlarında ısrar ettiğini, bankanın çalışma temposuna uyum sağlayamadığını, iş yapış şekillerinin ayrıca kredi kartı müşteri bilgilerinin (mail adres bilgilerinin hatalı olması, telefon numaralarının kullanılmamakta olması ve meslek bilgisinin yanlış yazılması) Bankaya yanlış bildirildiğini, bu durumun Bankanın uygulama ve mevzuatlarına aykırı olduğunun anlaşıldığını, kendisine yapılan uyarı ve savunmalar dikkate alınarak İş Kanunu 25/II maddesi gereğince iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini savunmakta; davacı ise, savunmalarında, müşterinin hangi bilgiyi vermiş ise onu yazdığını, bunu kontrol edebilecek bir sisteminin olmadığını beyan etmiştir.
    Dosya içeriğine göre, davalı taraf, davacıya verilen birtakım uyarı yazıları ve savunma istem yazıları dışında, iddia edilen hususlarla ilgili olarak iddiaları somutlaştıracak hangi müşterinin hangi bilgisinin yanlış olduğu, bu başvuru formlarına müşteri itirazları olup olmadığı ve varsa itirazların haklılığı hususlarını somut bir şekilde, belge ve tutanaklara dayalı olarak ispatlayamamıştır. Satış kotalarının doldurulamaması ve performans konusunda da davalı taraf, davacıya yeterli eğitim ve süre verildiğini, buna rağmen bir düzelme olmadığı hususlarında ispat getirememiştir. Dolayısıyla fesih gerekçeleri usulünce ispatlanamamıştır.
    Hal böyle olunca mahkemece bu nedenler gözönünde tutularak davacının işe iadesine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile geçerli fesih kabulü ile davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir.
    Açıklanan nedenlerle 4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
    HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
    1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2-Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
    3-Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde davalı tarafından ödenmesi gereken tazminat miktarının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
    4-Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
    5-Karar tarihinde alınması gerekli 29,20 TL harçtan peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 1,50 TL harcın davalıdan alınarak Hazine"ye gelir kaydına,
    6-Davacı tarafından yatırılan 27,70 TL başvurma harcı, 27,70 TL peşin harç, 6 tebligat gideri 54,00 TL, 20,00 TL tanıklık ücreti ve 21,40 TL Yargıtay dosya posta masrafı olmak üzere toplam 150,80 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE, davalı tarafın yaptığı masrafların üzerinde bırakılmasına,
    7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"ne göre 1.800,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
    8-HMK 333 md. uyarınca kesinleşen gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine
    9-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davacıya iadesine, 18.01.2016 gününde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi