20. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/9441 Karar No: 2015/4629
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/9441 Esas 2015/4629 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2014/9441 E. , 2015/4629 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ve davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ..., 02.10.2013 tarihli dilekçe ile; adi yazılı satış senedi ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak ... ilçesi, ... köyü 101 ada 1 sayılı orman parselinin dava dilekçesinde sınırlarını belirttiği bölümünün orman niteliğini kaybettiğini ileri sürerek, anılan yerin orman sınırları dışına çıkarılarak adına tapuya tescil edilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece; dava edilen yerin halen tahdit içinde bulunduğu, eğiminin çok yüksek olduğu, üzerinde kendiliğinden yetişen yabani ağaçların bulunduğu, tarıma elverişli olmadığı, 1981 yılından önce orman niteliğini yitirmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından esas yönünden, davalı ... tarafından ise vekâlet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava, bir aylık süre içinde açılan orman tahdidi içinde kalan taşınmazda 2/B madde uygulaması yapılması isteğine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 2006 yılında 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi uyarınca yapılan ... ile 05.09.2013 tarihinde ilân edilerek eldeki dava sebebiyle kesinleşmeyen sınırlama dışı kalmış ormanların kadastrosu, tüm ormanlarda aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman ve fen bilirkişileri tarafından orman tahdit haritasına, eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada, çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu, 2006 yılında yapılan orman tahdidi içinde kaldığı, daha sonra yapılan orman rejimi dışına çıkarma çalışmalarında da 2/B madde uygulamasına konu edilmediği anlaşıldığına, davacının tahdit içinde kalan taşınmaza yönelik orman rejimi dışına çıkarılması isteğiyle idareyi zorlayıcı nitelikte dava açamayacağına, orman sayılan yerlerin kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla da edinilemeyeceğine, 3402 sayılı Kanunun 31/3. maddesi gözetilerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere ayrı ayrı yükletilmesine 26/05/2015 günü oy birliği ile karar verildi.