Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve resmi belgede sahtecilik suçlarından, sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Katılana ait çek yapraklarının 05/07/2009 tarihinde İstanbul Kadıköy"deki evinden gerçekleştirilen hırsızlık sonucu çalındığı, suça konu 30/12/2009 tanzim tarihli 15.500 TL bedelli çekin sanık tarafından sahte olarak düzenlenerek 21/01/2010 tarihinde bankadan tahsil edilmek istendiği, ancak ibraz süresinin geçmesi nedeniyle ödemenin yapılmadığı, bu şekilde sanığın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik, bankayı aracı kılarak dolandırıcılığa teşebbüs suçlarını işlediği iddia edilen olayda; sanık savunması,katılan beyanı,bilirkişi raporu,tanık ifadeleri ve dosya kapsamından; sanığın mahkumiyetine ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sair temyiz itirazlarının reddine;ancak, Tekerrüre esas alınan Mudurnu Asliye Ceza Mahkemesinin 12.04.2006 tarih ve 2005/21-2006/62 E.-K. sayılı ilamının, temyiz konusu suç tarihinden sonra kesinleşmesi nedeniyle tekerrür oluşturmadığı; adli sicil kaydında bulunan Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesinin 05.08.1993 tarih 1993/130 -140 E-K sayılı ilamın kesinleşme ve infaz tarihlerini gösterir onaylı suretinin dosya içerisine getirtilerek tekerrüre esas alınıp alınmayacağının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.