Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/22579 Esas 2019/6150 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki muarazanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı eczacı, davalı kurumca yapılan denetimler sonucunda, 6 adet reçeteye konu edilen ilaçların reçete sahibi veya yakınına teslim edildiğine ilişkin imzanın reçete sahibi veya yakınına ait olmadığından bahisle 2009 protokolünün 6.3.3 maddesi uyarınca yazılı uyarı ve 2.986,25 TL para cezası uygulandığını, yine aynı döneme ait reçetelerde katılım payı, ilaç fiyat farkı ve muayene ücretlerinin ödenmediği iddiası ile 6.3.12 maddesi uyarınca uyarı ve 275,00 TL para cezası, yine eczaneye hasta yönlendirilmesi iddiası ile 6.3.24 maddesi uyarınca 1 yıl süre ile sözleşmenin feshi cezaları uygulandığını, reçetelere konu ilaçların hastalarca alınıp bizzat kullanıldığını, diğer iddiaların doğru olmadığını, yapılan işlemlerin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek haksız cezaların iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar, Dairece “...hastanın ilacı aldığını beyan etmesi durumunda bu maddeye ilişkin cezai işlem uygulanmaz ve ek Protokolün 7.maddesi uyarınca; "01.02.2012 tarihinde imzalanan protokolden önceki protokollerde sözleşmenin feshi ve cezai şartı gerektiren maddelerden bu protokolde kaldırılmış olanlar nedeniyle sözleşme feshi ve/veya cezai şart uygulanmış olan işlemler, konusu kalmadığından durdurulur ve işlem yapılmaz " hükmünün düzenlendiği yazılıdır. Hal böyle olunca 2012 yılı "...Eczanelerden ilaç teminine ilişkin protokole", eklenen ek protokol 7.maddesi de mahkemece birlikte değerlendirilip sonucuna uygun karar verilmesi için..” bozulmuş ve bu bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilerek mahkemesine gönderilmiş olmakla mahkemece bozma doğrultusunda yapılan yargılama ve aldırılan bilirkişi raporuna da uyularak, davanın kabulü ile, davalı SGK Başkanlığının B.13.2.SGK.4.06.20.03/SÖZLEŞME- 18064414/1278979 sayılı ve 18/12/2012 günlü kararının hukuka aykırılığının tespiti ile muarazanın bu şekilde giderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davalı kurum tarafından davacı eczane işletmesi hakkında, aralarındaki ilaç alım protokolünün (3) ayrı maddesi hakkında cezai işlem uygulanmış olmakla mahkemece ilk olarak davanın reddi kararı verilmiş, davacı temyizi üzerine Dairece incelenen mahkeme kararında söz konusu işleme ilişkin protokolün ilgili 6.3.3. maddesi yönünden, sınırlı olmak üzere, tekrar inceleme yapılması amacıyla bozulmuş olmakla davacının sair temyiz itirazları reddedilmiştir. Bu durumda mahkemece bu husus gözetilmeden uyuşmazlık konusu cezai işlemlerin tümü hakkında kabul kararı verilmesi hatalı olup bozmada değinilen madde dışındaki maddeler yönünden mahkemece artık bir inceleme yapılamayacak ve tekrar hüküm kurulamayacaktır. Açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.