Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/3359 Esas 2012/1625 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/3359
Karar No: 2012/1625
Karar Tarihi: 02.03.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/3359 Esas 2012/1625 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2011/3359 E.  ,  2012/1625 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Av. ... ile davacı ... gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, müvekkilinin, dava dışı kişiden davalı kooperatifin ortaklık payını devralmasına ve devir olgusunun kooperatife bildirilmesine rağmen devir işlemlerinin davalıca yerine getirilmeyerek ve payını devreden ortak ihraç edilerek yerine yeni ortak alındığını, müvekkilinin uğradığı zararın tazmini için açtığı davada ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce 11.988,93 TL" nin faizi ile birlikte tahsiline karar verildiğini, ancak müvekkilinin yasal faizle karşılanmayan munzam zararı bulunduğunu ileri sürerek, şimdilik 25.000,00 TL’nin faizi ile birlikte davalı kooperatiften tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili,davacının ortaklığa kabul edildiğini, ancak aidat karşılığı verdiği senetleri geri istemesi çıkma iradesi olarak değerlendirilerek mahkemece çıkma alacağına hükmedildiğini, davacının hükmedilen tazminatı yasal faiziyle birlikte tahsil ettiğini, müvekkilinin kusur ve temerrüdünün bulunmadığını, iddia olunan zararın davacının kusurlu eylemlerinden kaynaklandığını, munzam zararın koşullarının oluşmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacının ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açtığı davada, mahkemece hükmedilen çıkma alacağının icra yoluyla tahsil edildiği, önceki davanın geç açılması veya uzamasında davalının kusurunun bulunmadığından Borçlar Kanunu’nun 105. maddesi uyarınca munzam zarar koşulları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 900,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 02.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.