(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/37414 E. , 2020/8968 K.
"İçtihat Metni"BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ: ... 9. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalının ..."da bulunan ...-...-... şantiyelerinde inşaat kalfası- formen olarak 22/03/2007-01/08/2011 tarihleri arasında çalıştığını, son net ücretinin 1750 Euro olduğunu, bu miktarın 200 Euroluk kısmının avans olarak elden verildiğini, kalan kısmının ise banka hesabına aktarıldığını, davacıya 90 Euro barınma, 180 Euro tutarında günde üç öğün yemek yardımı yapıldığını, davacının haftada yedi gün 07.00-21.00 saatleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir neden olmadan feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının bankaya yatan ücretinin içerisinde fazla çalışma ücretinin de olduğunu, çalışmasının sigorta kayıtlarında gösterilen kadar olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davacı vekili ile davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 353/1-b-2. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldirilmasina karar verilerek, davanin kabulüne dair yeniden hüküm kurulmuştur.
Temyiz:
Karar yasal süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı ıslah dilekçesi ile sadece kıdem ve ihbar tazminatına ilişkin 2000 Euro tutarındaki taleplerini ıslah etmiştir. Yıllık izin ücreti ve ulusal bayram genel tatil ücreti ile ilgili ıslah talebi yokken talep aşımı yapılarak 591,73 Euro ulusal bayram ve genel tatil ücretine ve 895,05 Euro yıllık izin ücretine hükmedilmesi hatalıdır.
3-Davacının, dava dilekçesinde talep ettiği fazla çalışma ücreti 8500 Euro olduğu halde mahkemece 6074,41 Euro fazla çalışma ücretine hükmedilmiştir. Bilirkişi tarafından hesaplanan miktardan yapılan indirim dışlanarak, reddedilen kısım üzerinden davalı lehine yargılama gideri ile vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeden karar verilmiştir.
4-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının Türkiye’de bulunduğu sürelerin bir kısmında davacıya ücret ödendiğinin banka kayıtlarından anlaşıldığı tespit edilerek, davacının bu dönemde yıllık izin kullandığı kabul edilmiştir. Banka kayıtları ile ücret ödendiği tespit edilemeyen süreler yönünden ise yıllık izin kullanılmadığı sonucuna varılmıştır. Dosyadaki Vakıfbank yazı cevabına göre 2006-2013 arası ekstre hareketlerinin sunulduğu bildirilmiş ise de, banka hesap özetinin 2010 yılından sonraki döneme ait olduğu anlaşılmaktadır. Bu eksikliğin sebebi araştırılmalı, oluşacak sonuca göre davacının yıllık izinlerini kullanıp kullanmadığı yönünden bir karar verilmelidir.
5-İlk Derece Mahkemesince, davacı tanıklarının husumetli olduğu gerekçesiyle davacının fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti taleplerinin reddine karar verilmiş ise de, bölge adliye mahkemesince ‘davacı tanıklarının husumetli olmalarının beyanlarının yok kabul edilmesini gerektirmediği’ gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve talebin kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından davacı tanıklarının işverenle husumetli oldukları anlaşılmakta olup, fazla çalışmanın ispatında salt husumetli tanık anlatımına göre sonuca gidilmesi mümkün değildir. Dairemizce temyiz incelemesi yapılan davacı tanığı ...’a ait davada, husumetli tanık anlatımlarına itibar edilemeyeceği gerekçesiyle bozma kararı verilmiştir (Dairemizin 16.10.2018 T, 2016/1090 E., 2018/22244 K. sayılı kararı). Eldeki davada, davacının husumetli tanık anlatımları dışında bir delil sunamadığı dikkate alındığında, ispat edilemeyen fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücretinin reddi gerekirken kabulü hatalıdır.
6-Davacının bilinen net ücretinden bilinmeyen brüt ücreti hesaplanırken eklenecek kesintilerin ne olduğu konusunda anlaşmazlık bulunmaktadır. Mahkemece, davacının net 900 Euro olan ücretine %3 kısa vadeli sigorta primi ile %7,5 genel sağlık sigortası primi ilave edilerek brüt ücret miktarı 994,50 Euro olarak belirlenmiştir. Bu noktada özellikle davacı işçinin 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 86. maddesinde düzenlenen topluluk sigortasından yararlanıp yararlanmadığı ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçici 6. madde hükümleri de dikkate alınarak isteğe bağlı sigortalılık durumunun ne olduğu belirleyici olacaktır. Mahkemece bu hususlar açıklığa kavuşturulmadan brüt ücretin belirlenmesi hatalı olmuştur. Davacının sigortalılık durumu netleştirilmeli, buna göre de davacının ücretinden kesilmesi gereken primler tespit edildikten sonra brüt ücreti belirlenmelidir. Bundan sonra ise davacının talepleri hakkında karar verilmelidir. Eksik araştırma ve incelemeye dayalı hüküm kurulması da isabetsizdir.
Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 07.07.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.