2. Hukuk Dairesi 2020/501 E. , 2020/1167 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; nafakaların ve tazminatların miktarı, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden, davalı erkek tarafından ise katılma yoluyla kusur belirlemesi, nafakalar ve tazminatlar yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 15/10/2019 günü duruşmalı temyiz eden davacı ... vekili Av... geldi. Karşı taraf temyiz eden davalı ... ve vekilleri gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Hüküm, davacı kadın tarafından temyiz edilmiş, diğer taraf da, temyize cevap dilekçesinde hükme ilişkin itirazlarını bildirerek temyiz isteğinde bulunmuştur (HUMK m. 433/2). Hükmü süresinde temyiz etmemiş olan tarafın, temyize cevap dilekçesindeki temyiz itirazlarının incelenebilmesi, temyiz dilekçesinin tebliğinden itibaren on gün içinde cevap verilmesi halinde mümkündür (HUMK m. 433/2). Aksi halde, süresinden sonra verilen cevap dilekçesindeki temyiz itirazları dikkate alınamaz. Davalı erkeğin vekili olan Av... , UYAP sistemi üzerinden mahkemeye hitaben gönderdiği 12.04.2019 tarihli dilekçe ile vekillik görevinden istifa ettiğini bildirmiş ise de bu dilekçenin davalı asıla tebliğ edildiğine dair dosyada herhangi bir belgeye rastlanmamıştır. Davacı kadının temyiz dilekçesi de davalı tarafın vekilliği devam eden avukatı ... ın usulüne uygun olarak yetkilendirdiği vekil olan Av.... ’na 13.05.2019 tarihinde tebliğ edilmiş, karşı taraf hükme ilişkin itirazlarını da ihtiva eden temyize cevap dilekçesini, yasal on günlük süreden sonra 13.06.2019 günü vermiştir. Bu durumda, davalı erkeğin katılma yoluyla temyiz dilekçesinin süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Davacı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a)Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün bulunmamasına göre, davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b)Mahkemece verilen ilk hüküm, Dairemizce "Davacı kadın yararına hükmolunan tazminatların az olduğu" gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak maddi tazminat (TMK m. 174/1) yönünden yeniden verilen hüküm, miktar yönünden Dairemizin bozma kararı ile güdülen amaca uygun olmayıp azdır. Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları boşanmaya yol açan olaylardaki kusur durumları gözetilerek ve Türk Medeni Kanunu"nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu"nun 50 ve 51. maddesi hükümleri nazara alınarak davacı kadın yararına daha uygun miktarda maddi tazminata (TMK m. 174/1) hükmedilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
c)Mahkemece verilen ilk hüküm Dairemizce "Davacı kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakasının az olduğu" gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yoksulluk nafakası (TMK m. 175) yönünden yeniden verilen hüküm, miktar yönünden Dairemizin bozma kararı ile güdülen amaca uygun olmayıp azdır. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın yararına Türk Medeni Kanunu"nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda yoksulluk nafakasına (TMK m. 175) hükmedilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/b ve 2/c bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 2/a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, davalı erkeğin katılma yoluyla temyiz dilekçesinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, duruşma için takdir olunan 2.037 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 17.02.2020 (Pzt.)