10. Hukuk Dairesi 2014/17638 E. , 2016/1160 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, 2926 sayılı Kanun ile 5510 sayılı Kanun"un 4,b/4. maddesi kapsamında ... sigortalılığının ve 6111 sayılı Kanunun prim borçlarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin hükümlerinden yararlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçici 7.maddesi delaletiyle mülga 2926 sayılı Kanunun 2,3,6,9 ve 10. maddeleridir.
2926 sayılı Kanunun 2.maddesinde, Kanunla veya kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulan sosyal güvenlik kuruluşları kapsamı dışında kalan ve herhangi bir işverene hizmet akdiyle bağlı olmaksızın, 3.maddenin (b) bendinde tanımlanan tarımsal faaliyette bulunanların ... sigortalısı sayılacakları belirtilmiştir.
Anılan Kanunun 3.maddesinin (b) bendinde "Tarımsal faaliyette bulunanlar: kendi mülkünde, ortaklık veya kiralamak suretiyle başkalarının mülkünde, kamuya mahsus mahallerde ekim dikim, bakım, üretim, yetiştirme ve ıslah yollarıyla veya doğrudan doğruya tabiattan istifade etmek suretiyle bitki, orman, hayvan ve su ürünlerinin üretimini, avlanmasını, avcılar ve yetiştiriciler tarafından muhafazasını, taşınmasını sağlayanlar veya bu ürünlerden sair bir şekilde faydalanmak suretiyle kendi adına ve hesabına faaliyette bulunanlar" olarak tanımlanmış, 5.maddesinde, sigortalı olmanın zorunlu olduğu, sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçilemeyeceği ve kaçınılamayacağı, 6.maddesinde ise, diğer sosyal güvenlik kuruluşları kapsamına tabi bir işte çalışanların, çalışmaya başladıkları tarihten bir günönce, sigortalılıklarının sona ereceği hüküm altına alınmıştır. Ayrıca aynı Kanunun 9.maddesi Kuruma re"sen tescil yükümlülüğü yüklemiştir.
Davacı, 10.04.2001-20.05.2011 tarihleri arasında 2926 sayılı Kanun ile 5510 sayılı Kanun"un 4,b/4. maddesi kapsamında ... sigortalılığının ve 6111 sayılı Kanunun prim borçlarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin hükümlerinden yararlanması gerektiğinin tespitini talep etmiş olup; Mahkemece, yapılan yargılama sonucu ... tarafından bildirilen tevkifatların davacı adına yapıldığından bahisle, 01.05.2001-31.12.2002 tarihleri arasında ... sigortalısı olduğunun tespitine, 01.10.2008-20.05.2011 tarihleri arasına ilişkin talebin ise davacının Kurumca ... sigortalısı sayılması nedeniyle hukuki yarar yokluğundan, talep konusu diğer dönemler açısından ispatlanamadığından fazla istemine reddine karar verilmiş ise de, verilen karar yanılgılı değerlendirmeye dayalıdır.
Dosya kapsamına göre, ... tarafından düzenlenen 2001 ve 2002 yılları muhtelif aylarına ilişkin ... oğlu, 1940 ... doğumlu ... adına düzenlenen müstahsil makbuzlarının sunulduğu, ... İlçe ...us Müdürlüğü tarafından ilçe merkez ve köylerinde 1940 ... doğumlu ... adında bir kişinin kaydına rastlanmadığının bildirildiği, davacının Kuruma kayıt ve tescilinin bulunmadığı, yargılama devam ederken geriye dönük tescil talebine ilişkin yapılan başvuruya istinaden 01.10.2008 tarihinden geçerli olmak üzere tescili sağlanmış ise de, davacının nüfus bilgileri ile tevkifat kesintilerine ait müstahsil makbuzlarındaki kimlik bilgileri uyumlu olmadığından tescil tarihi itibariyle dosyasının iptal edildiğinin bildirildiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, Kurum tarafından 01.10.2008 tarihinden itibaren sağlanan sigortalılık tescilinin tevkifatlarda yer alan nüfus bilgilerinin uyumlu olmadığından bahisle iptal edilmiş ise de, Mahkemece, yapılan yargılama sonucu, Kurumun iptal gerekçesinin aksine, dosya kapsamına sunulan tavkifatların davacıya aidiyetinin benimsenmesi karşısında, isteme konu edilen 01.10.2008-20.05.2011 tarihleri arasında kalan dönemin de kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08.02.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.