Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2847
Karar No: 2019/3348
Karar Tarihi: 27.03.2019

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/2847 Esas 2019/3348 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2018/2847 E.  ,  2019/3348 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Ecrimisil



    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    K A R A R

    Davacılar vekili, dava konusu 11600 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 12 daire, 11597 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 6 daire ile 3610 ve 3611 parsellerde kayıtlı fındık bahçelerinin muris Halil Keçeoğlu"na ait olduğunu, miras bırakanın 2009 yılında ölümünden sonra taşınmazların mirasçılara intikal ettiğini, davalının taşınmazlar üzerinde tasarrufta bulunup gelirlerinden faydalanmasına rağmen müvekkillerine bu zamana kadar herhangi bir pay vermediğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 2009, 2010, 2011, 2012 ve 2013 yıllarına ait (hisselerine düşen) 19.000,00 TL"nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, “... dava konusu 3610 ve 3611 parsel sayılı taşınmazların fındık bahçesi olduğu ve bu taşınmazlarla ilgili olarak dava konusu taşınmazların fındığının davalı tarafından toplandığı ve davacıların bu taşınmazlardan yararlanmasının engellendiğinin ispat edilememesi sebebi ile bu taşınmazlar yönünden davacıların ecrimisil taleplerinin reddine karar verilmiştir. Dava 02/10/2013 tarihinde açılmıştır. Bilirkişi raporuna göre 2014 yılı Temmuz ayına kadar her davacı lehine 67.031,82 TL ecrimisil tazminatı hesaplanmıştır. Dava tarihine göre 11600 parsel sayılı taşınmazın toplam geliri 166.803,72 TL, 11597 parsel sayılı taşınmazın toplam geliri 345.963,26 TL"dir. Dava konusu taşınmazlardan elde edilecek toplam gelirin 512.766,98 TL olduğu anlaşılmakla miras hissesine göre her davacı başına 54.939,31 TL ecrimisil tazminatı hesaplanmıştır. Bu durumda davacıların talep edebilecekleri toplam ecrimisil miktarı 164.817,95 TL"dir. Davalı elde edilen gelirler ile şirketin borçlarının ödendiğini ve bir kısım harcamaların yapıldığını savunmuştur. Miras yolu ile gelen ve iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi olan taşınmazların gelirlerinin sarf edilmesi konusunda mirasçıların oy birliği ile karar alması gerekmektedir. Dosyadaki delil durumuna göre ise mirasçılar arasında bu konuda oy birliği ile alınmış bir karar bulunmamaktadır...” gerekçeleriyle davacıların ecri misil talepli davalarının kısmen kabulü ile toplam 164.817,95 TL ecrimisil bedelinin 19.000,00 TL"sinin dava tarihi olan 02/10/2013 tarihinden itibaren, 145.817,95 TL"sinin ıslah tarihi olan 02/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine ve fazlaya dair istemlerin reddine karar verilmiş olup; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, paydaşlar arasında ecrimisil istemine ilişkindir.
    1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapasımı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2. Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Bilindiği üzere; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun taleple bağlılık ilkesini düzenleyen 26. maddesi; “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. (2) Hâkimin, tarafların talebiyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümleri saklıdır." şeklindedir.
    Somut olayda, davacılardan ... ve ... tarafından verilen 28.10.2014 tarihli dilekçe ile (dava konusu taşınmazlara yönelik) talep edilen ecrimisil bedel ve dönemleri ayrıntılı şekilde yazılmış olmasına rağmen hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu dilekçenin dikkate alınmadığı anlaşılmaktadır. Aynı şekilde dava konusu 11597 parselde bulunan 5 nolu bağımsız bölüm 17.12.2012 tarihinde müteveffa Halil Keçeoğlu’nun (davacılar, davalı ve dava dışı) mirasçıları tarafından 1/8’er hisse ile satın alınmasına rağmen ilgili raporda davacıların hissedar olmadıkları 11.02.2009 ila 17.12.2012 tarihleri arasının da hesaplamaya dahil edildiği görülmektedir.
    Bu durumda mahkemece usuli müktesep hak gözetilmek suretiyle, dava konusu 11600 parsel ile 11597 parselde bulunan bağımsız bölümlere yönelik ( 5 nolu bağımsız bölüm hariç) 11.02.2009 ila 02.10.2013 dönemlerine ilişkin davacılar ... ve ... tarafından dosyaya ibraz edilen 28.10.2014 tarihli dilekçedeki talepler ile bağlı kalınarak (bu davacılar yönünden) bilirkişilerden ek rapor alınması suretiyle ecrimisil hesaplanmasının yapılması, ayrık tutulan 11597 parselde bulunan 5 nolu bağımsız bölüm açısından da (yine) yukarıda ifade edilen dilekçe içeriği dikkate alınarak davacıların taşınmaz üzerinde bulunan hisse oranları ve 17.12.2012 ile 02.10.2013 tarihlerini kapsar şekilde sorumlu olunan ecrimisil miktarının tespit edilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporu ile yetinilerek sonuca gidilmiş olması isabetsiz olmuştur.
    SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 27.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi