Yivli ve yivsiz silahlarla, bıçak ve diğer aletleri sırf saldırıda kullanmak amacıyla taşımak suçundan sanık ...’in, 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun’un 15/son ve 52. maddeleri gereğince 600,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair, .... Sulh Ceza Mahkemesinin 15.11.2011 tarihli ve 2011/549 esas, 2011/1363 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde suç işlediğinden bahisle hükmün açıklanmasına, 6136 sayılı Kanun"un 15/son ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 52. maddeleri gereğince 1.200,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin, .... Sulh Ceza Mahkemenin 01.10.2013 tarihli ve 2013/359 esas, 2013/686 sayılı kararını kapsayan dosyasıyla ilgili olarak;

Dosya kapsamına göre, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/11. maddesinde yer alan "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mah- keme hükmü açıklar......" şeklindeki hüküm dikkate alındığında; sanık denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlediğinden mahkemece açıklanması geri bırakılan ilk hüküm üzerinde değişiklik yapılmaksızın 600.00 Türk Lirası adli para cezası ile ceza- landırılmasına karar verilmesi gerekirken, sanık aleyhine sonuç doğuracak şekilde 1.200.00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 11.03.2014 gün ve 17661 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay C.BaşSavcılığının 01.04.2014 gün ve KYB/... sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.


Gereği görüşülüp düşünüldü:

Dairemizin 28.04.2014 tarih, 2014/12205 esas, 2014/10853 karar sayılı kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 20.06.2014 tarih 2014/106510 sayılı itiraznamesi ile itirazen incelenmek üzere Dairemize gönderilmesi üzerine yapılan incelemede; .... Sulh Ceza Mahkemesinin 01.10.2013 gün, 2013/359 esas, 2013/686 karar sayılı kararının, Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01.04.2014 günlü talebi üzerine kanun yararına bozma istemiyle dairemize gönderilmesi üzerine, “5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/11. maddesinde belirtildiği üzere, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, evvelce verilen hükmün açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, yazılı şekilde yeni bir hüküm kurulması” nedeniyle bozulmuş olup, kanun yararına bozma talebi ve talebe uygun olarak yapılan bozma, ceza miktarı ile ilgili olmayıp, CMK.nun 231/11. maddesine aykırı davranılması ile ilgili olduğu, cezanın indirilmesi halinin bozma gerekçesi ile çelişeceği, kanun yararına bozma yasa yolunda istem gibi sadece hükmün olduğu şekilde açıklanması gerektiği belirtilip ceza miktarına değinilmediğinden talep dışında karar verilemeyeceği de gözetildiğinde CMK.nun 309/4-b maddesi uyarınca kararın bozularak gereğinin mahallinde ifası için gönderilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle dairemizin anılan kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 20.06.2014 tarih, 2014/ 106510 sayılı itiraz istemi bu hususta yerinde görülmemiş olduğundan itirazın reddi ile 5271 sayılı CMK.nun 308/2. fıkrası uyarınca Dairemizin 28.04.2014 tarih, 2014/12205 esas, 2014/10853 karar sayılı bozma kararı ile ilgili itirazın incelemek üzere dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna (GÖNDERİLMESİNE), 07.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.