Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/188 Esas 2013/1936 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/188
Karar No: 2013/1936
Karar Tarihi: 11.02.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/188 Esas 2013/1936 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/188 E.  ,  2013/1936 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ



    Dava dilekçesinde menfi tespit ve itirazın iptali istenilmiştir. Mahkemece asıl davanın kabulü; birleşen davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının harici araç satış sözleşmesine dayanarak icra takibi yaptığını, davacının sözleşmede imzasının olmadığını, kimseye de yetki vermediğini belirterek, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının aracı 1 yıl kullandığını, davalıya resmi devrin yapılmadığını, ödenen 15.000 TL"nin iade edilmediğini, davacının sözleşmeye icazet verdiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece; davanın kabulü ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Birleşen dava yönünden davacı (asıl davada davalı) vekili dava dilekçesinde; davalıya harici araç satım sözleşmesi gereğince 15.000 TL ödendiğini, resmi devir işleminin yapılmadığını, paranın iade edilmediğini, aracın başkasına devredildiğini belirterek, itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
    Birleşen dava yönünden davalı (asıl davada taraf değildir) cevap vermediği gibi duruşmaya katılmamıştır.
    Mahkemece; birleşen davanın kanıtlanamadığından reddine karar verilmiş; hüküm davacı (asıl davada davalı) vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Somut olayda uyuşmazlıkların kaynağı olan harici araç satış sözleşmesinde; satıcının (birleşen davanın davalısı) aracı alıcıya (birleşen davanın davacısı) 26.000 TL"ye sattığı, satıcının bedelinin 10.000 TL"sini aldığı; 16.000 TL içinde satıcıya senet verildiği belirtilmiş; sözleşme alıcı ve satıcı tarafından imzalanmıştır. Sözleşmede yeralan ödeme ibaresinden 10.000 TL ödenmediğine dair ispat yükünün davalıya (satıcıya) ait olduğu anlaşılmaktadır. Davalı (satıcı) anılan sözleşmede yeralan imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürmediği gibi herhangi bir savunma da yapmamıştır. Diğer bir deyişle, sözleşmede belirtilen 10.000 TL"nin satıcıya ödenmiş olduğu inkar edilmemiştir. Sözleşmede değinilmeyen ancak davacı (alıcı) tarafından banka aracılığı ile ayrıca, 5.000 TL"nin davalıya (satıcı) gönderildiği iddiasının ise davacı (alıcı) tarafından ispat edilmesi gerekmektedir. Davacı dava dilekçesinde ve delil listesinde; yemin deliline de dayanmıştır. Bu durumda mahkemece davacının (alıcı) davalıya (satıcı) yemin yöneltme hakkı olduğu hatırlatılarak doğacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.