14. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/2494 Karar No: 2015/5584 Karar Tarihi: 01.07.2015
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/2494 Esas 2015/5584 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2015/2494 E. , 2015/5584 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.11.2010 gününde verilen dilekçe ile verasetin iptali ve yenisinin verilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 29.05.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekilleri tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, yasal mirasçısı olduğu ... "in ... yılında vefat ettiğini, Sulh Hukuk Mahkemesinin 1987/1037 Esas, 1987/1906 Karar sayılı mirasçılık belgesiyle mirasçılarının belirlendiğini, ancak, mirasçı olmayan kişilerin mirasçı olarak gösterildiklerini ileri sürerek mirasçılık belgesinin iptali ile yeni mirasçılık belgesi verilmesini istemiştir. Bir kısım davalılar ve vekilleri davanın reddine savunmuşlardır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir. Hükmü, bir kısım davalılar vekilleri ayrı ayrı temyiz etmişlerdir. 1-Davalı ... vekiline karar 22.7.2014 tarihinde tebliğ edilmiş olup, yasal temyiz süresi geçtikten sonra, 08.09.2014 tarihinde temyiz edilmiş olduğundan temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir. 2-Diğer davalılar vekillerinin temyizine gelince; Dava, mirasçılık belgesinin iptali ve yeni bir mirasçılık belgesi verilmesi isteğine ilişkindir. TMK"nın 30. maddesi hükmünde doğum ve ölümün nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat edileceği nüfus kütüğünde kayıt bulunmaması veya bulunan kaydın doğru olmadığının anlaşılması halinde gerçek durumun her türlü delille kanıtlanabileceği açıklanmıştır. Hukukumuzda çekişmeli yargıya tabi davalarda taraflarca hazırlama ilkesi geçerli olup, hakim tarafların talepleri ile bağlıdır. Hakim talepte bulunan tarafların iddia ettiği olaylar ve ileri sürdüğü deliller ile yetinerek karar vermek zorundadır. Somut olayda; davacı iptalini istediği Sulh Hukuk Mahkemesinin 1987/1037 Esas, 1906 Karar sayılı mirasçılık belgesinin muhtarlıktan alınan ilmuhabere göre düzenlendiğini, doğru olmadığını ileri sürmüş ise de aksini ispatlayacak delil ileri sürememiştir. Kaldı ki; davacının mirasçı olmadığını ileri sürdüğü mirasçı Şevkiye"nin mahkeme kararıyla Hasibe olan anne adının ... olduğunun tespitine karar verilmiş ve bu karar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. Ayrıca muris ... "in kızları ..., ..., ..., ..., ... ve ..."nın nüfus kayıtlarının Sulh Hukuk Mahkemesinin 1987/1037 Esas, 1987/1906 Karar sayılı dosyadaki ilmuhaberi doğruladığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mirasçılık belgesinin iptali isteğinin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin süresinde olmayan temyiz dilekçesinin reddine, (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle bir kısım davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 01.07.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.