Esas No: 2020/6608
Karar No: 2022/577
Karar Tarihi: 24.01.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/6608 Esas 2022/577 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, çeklerden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla icra takibi yapmış ancak davalının haksız itirazı ile takip durdurulmuştur. Davacı, itirazın iptali ile takibin devamına ve müvekkili lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ise, çeklerin müvekkili tarafından karşılıksız işlemi yapıldığını ve davacının yetkisiz hamil olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkeme, takibe konu çeklerin hamiline yazılı çekler olduğu ve davacının yetkili hamil olduğunu ispatlayamadığı gerekçesiyle davacının talebini reddetmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi de yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir. Temyiz istemi de reddedilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır.
HMK'nın 353/b-1 maddesi, istinaf başvurusunun esastan reddedilebileceğini düzenlemektedir. HMK'nın 370/1. maddesi, temyiz incelemesi sırasında yapılan işlemlerin usul ve yasaya uygunluğunu denetleyen Yargıtay'ın, hukuki değerlendirmelerin yeniden yapılması yetkisine sahip olduğunu belirtmektedir. HMK'nın 372. maddesi ise kararın bir örneğinin ilgililere tebliğ edilmesi gerektiğini ve kararın kesinleşmesinden sonra işlem yapılabileceğini ifade etmektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 22. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 13.10.2016 tarih ve 2015/259 E- 2016/1144 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi'nce verilen 15.06.2020 tarih ve 2018/343 E- 2020/627 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin çeklerden kaynaklanan alacağının tahsili amacıyla Kayseri 6. İcra Müdürlüğü'nün 2014/9744 Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi yaptığını, davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve müvekkili lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, takibe konu çeklerin müvekkili tarafından karşılıksız işlemi yapıldığını, bu karşılıksız işleminden sonra yapılan cironun alacağın temliki hükmünde olması sebebiyle ancak yazılı şekil şartına uyularak hak devri sağlanabileceğini, somut olayda ciro/alacağın temlikini içerir bir kayıt bulunmaması sebebiyle davacının yetkisiz hamil olduğunu, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; takibe konu çeklerin hamiline yazılı çekler olduğu ve davalı tarafça süresi içerisinde bankaya ibraz edildiği ancak karşılığı bulunmadığından ödeme yapılmadığı, çeklerin arkasında alacağın davacıya temlik edildiğine ilişkin bir kaydın bulunmadığı, bu nedenle davacının, takibe konu çeklerde yetkili hamil olduğunu ispatlayamadığı, davacı tarafça davalıya teklif edilen yeminin de davalı tarafça icra edildiği belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesinde; takibe dayanak çeklerin keşidecisinin dava dışı Nazife Alcan olduğu, çeklerin hamile yazılı çekler olduğu, tüm çeklerin 15.000,00 TL bedelli olduğu, çeklerin süresi içerisinde davalı şirket tarafından bankaya ibraz edildiği ancak karşılıkları bulunmadığından ödeme yapılmadığı, banka tarafından yasal sorumluluk bedellerinin davalı şirkete ödendiği, çek görüntüleri üzerinde, çeklerin davalıya ciro veya temlik edildiğine ilişkin bir kaydın bulunmadığı görülmüş olup, davacı tarafça davalıya teklif edilen yeminin de davalı taraf yetkilisi tarafından icra edildiği, çeklerin arka yüzünde veya başka bir belgede taraflar arasında alacağın temliki yönünde irade olduğuna dair bir açıklama bulunmadığı ve davacının yetkili hamil olduğu ispat edilemediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 24/01/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.