20. Hukuk Dairesi 2014/10245 E. , 2015/4398 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... Köyü 1 parsel sayılı 73500 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, Mayıs 1947 tarih 2 nolu tapu kaydı ile zilyetlik niteliğiyle davalı ... adına tesbit edilmiştir. ...nin itirazı üzerine ...nca istem kısmen kabul edilmiş, 1 sayılı parselin 35.000 m2 bölümü ... adına, 38000 m2 bölümü 1 sayılı parsel olarak ... adına tesbit edilmiştir.
Davacı ... vekili, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmış; ..., 06.08.1984 tarihli dilekçe ile davaya müdahil olmuştur.
Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu 38000 m2"lik 1 sayılı parselin orman sayılan yerlerden olması nedeniyle tesbit dışı bırakılmasına karar verilmiş, hüküm davalı ... mirasçıları vekili tarafından usûlsüz tebligat yapıldığı, dava devam ederken davalı olan murislerinin öldüğü ileri sürülerek temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 18.10.2010 tarih ve 2010/9225 E. - 2010/12584 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma ilâmında özetle; "Çekişmeli ... Köyü 1 parsel sayılı taşınmazın, tapu kaydı ile 73.500 m2 olarak ve zeytinlik niteliği ile davalı ... adına tesbit edilmiş; ...nin itirazı üzerine, tapulama komisyonunca, 35.500 m2 bölüm ... adına, 38.000 m2 bölüm tesbit gibi davalı adına tesbit edilmiştir. ... 38.000 m2 için tapu kaydı miktar fazlasıdır diye dava açmıştır. Yapılan keşifte orman teknikeri tarafından memleket haritası ve amanajman planı uygulanmış, taşınmaz üzerinde 40 yıl evvel aşılanmış zeytin ağaçları olduğu ve 1954 tarihli memleket haritasında ormanlık alanları içeren kısımda kaldığı, tapu kaydı kapsamı içinde ve orman sayılan yerlerden olduğu belirtilmişse de harita elle boyanmış olup, memleket haritası kadastro paftasının ölçeği ile denkleştirilerek birbiri üzerine aplike edilmediği gibi tapu kaydı da zemine sağlıklı bir şekilde uygulanmamıştır. Bilirkişi raporu, bu hali ile yetersiz olup raporu denetleme olanağı yoktur.
Mahkemece, usûlünce orman araştırması yapılarak, dayanak tapu kaydı değişebilir sınırları içerdiğinden, yöntemince zemine uygulanıp, 3402 sayılı Kanunun 20/C ve 32/3 maddeleri gereğince yüzölçümüne değer verilerek kapsamının belirlenmesi; asıl taşınmazın kapsamı, orman veya ormandan açma değilse, miktar fazlasının sınırda bulunan eylemli ormandan açma yapılarak kazanıldığının kabul edilmesi" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, çekişmeli taşınmazın 38.000 m2 yüzölçümlü bölümünün orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davacı ...nin davasının reddine, davacı ...nin davasının kabulüne ve 14.10.2011 tarihli rapora ekli krokide gösterilen 38.000 m2 yüzölçümlü 1 nolu parselin orman niteliği ile ... adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından ve davalılar tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 26.03.2013 tarih ve 2012/15171 E. - 2013/3258 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma ilâmında özetle; "Mahkemece bozma kararına uyma kararı verildiği halde, bozma kararında belirtilen hususlar yönünden inceleme ve araştırma yapılmadan hüküm kurulduğu, yapılan keşifte orman bilirkişi tarafından taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu belirtilmişse de memleket haritası kadastro paftasının ölçeği ile denkleştirilerek birbiri üzerine aplike edilmediği gibi tapu kaydının da mahallinde uygulanmadığı, bilirkişi raporunun, bu hali ile yetersiz olup raporu denetleme olanağının olmadığı, mahkemece, dayanak tapu kaydının ilk oluşumundan itibaren tüm gittileri ve krokileri ile revizyon gördüğü tüm parsel ve tutanakları, komşu parsel tutanak ve dayanakları, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen ... ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir harita mühendisi veya olmadığı takdirde bir tapu fen elemanından oluşacak bilirkişi kurulu marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaza ve çevre araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiğinin belirlenmesi; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumunun saptanması, bitki örtüsünün incelenmesi, dayanak tapu kaydı değişebilir sınırları içerdiğinden, yöntemince zemine uygulanıp, 3402 sayılı Kanunun 20/C ve 32/3 maddeleri gereğince yüzölçümüne değer verilerek kapsamının belirlenmesi; asıl taşınmazın kapsamı, orman veya ormandan açma değilse, miktar fazlasının sınırda bulunan eylemli ormandan açma yapılarak kazanıldığının kabul edilmesi; 4785 sayılı Kanun da gözönünde bulundurularak, tüm deliller birlikte değerlendirilip, oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davacı ...sinin davasının reddine, müdahil davacı ...nin davasının kabulüne, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü 1 parsel sayılı fen bilirkişisi ..."ın 15.04.2014 havale tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide 1 parsel olarak gösterilen 38.000 m2 yüzölçümündeki taşınmazın orman olarak ...si adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır.
Dosya kapsamına, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılmasına ve taşınmaz üzerinde 45-50 yaşlarından 80-100 yaşlarına kadar deliceden aşılanmış zeytin ağaçları bulunduğu belirlenerek hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 25/05/2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi.