2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/22948 Esas 2017/8287 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/22948
Karar No: 2017/8287
Karar Tarihi: 17.10.2017

2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/22948 Esas 2017/8287 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir borçlu şirkete ödeme emrinin tebliğ edilmesi sonrasında borçlu vekilinin itiraz etmesi ve itirazın takibin durdurulmasına karar verilmesi ile alacaklının itirazın iptali davası açması sonucunda itirazın iptaline ve takibin devamına karar verildiği ancak takip kesinleşmeden şikayetçi alacaklı tarafından şikayet edilmesi sonrasında sanıkların mahkumiyetine karar verildiğini belirtmiştir. Ancak, sanıkların suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle mahkumiyet kararı verilmesi yerine beraat etmeleri gerektiği sonucuna varmıştır.
Kararın sonunda ise 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 354. maddesi ile Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253. ve 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğunu vurgulamıştır. Ayrıca, söz konusu kanunun özel etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile ilgili maddesinde yer alan \"etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile\" ibaresinin çıkarılması nedeniyle, suçun işlenmesinden sonra fail ile mağdur arasındaki çekişmeyi bir uzlaştırmacının girişimiyle kısa zamanda tarafların özgür iradeleriyle ve adli merciler daha fazla meşgul edilmeden sonuçlandırmayı amaçlayan uzlaşmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olduğunu belirtmiştir.
19. Ceza Dairesi         2015/22948 E.  ,  2017/8287 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
    Borçlu şirkete ödeme emrinin 17.08.2010 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu şirket vekili tarafından 23.08.2010 tarihinde borca ve ferilerine itiraz edildiği, itirazın süresinde olduğu gerekçesiyle icra takip dosyasında icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, alacaklı tarafından 15.08.2011 tarihinde itirazın iptali davası açıldığı, 12.10.2012 tarihinde itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesine dair kararın 04.12.2012 tarihinde kesinleşmesine karşın, şikayetçi alacaklı tarafından takip kesinleşmeden 03.12.2012 tarihinde şikayette bulunulduğunun anlaşılması karşısında, suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle sanıkların beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin aynı Kanun"un 337/a maddesinde düzenlenen suç yönünden uzlaşma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, suçun işlenmesinden sonra fail ile mağdur arasındaki çekişmeyi bir uzlaştırmacının girişimiyle kısa zamanda tarafların özgür iradeleriyle ve adli merciler daha fazla meşgul edilmeden sonuçlandırmayı amaçlayan uzlaşmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması ve İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin yerine geçip anılan maddenin uygulanmasını ortadan kaldırmaması karşısında, sanıklar hakkında 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik CMK"nın 253, 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 17/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.