4. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/14362 Karar No: 2012/2191 Karar Tarihi: 15.02.2012
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2010/14362 Esas 2012/2191 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2010/14362 E. , 2012/2191 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı TC.Ziraat Bankası A.Ş. vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... vd. aleyhine 09/11/2009 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 23/09/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, davacı bankanın personeli olan davalıdan zimmetine geçirdiği iddia edilen paranın tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali talebinden ibarettir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı banka tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı banka çalışanının zimmetine para geçirdiği iddiası ile aldığı ihtiyati haciz kararına istinaden icra takibi başlattıklarını ancak davalının takibe haksız yere itiraz ettiğini iddia etmiştir. Davalı, zimmet suçu işlediği iddiası ile açılan ceza davasında mahkemenin bir karar vermediğini, ceza mahkemesi kararları kesinleşmeden bir eda davası açılamayacağını, davacı bankaya borcunun bulunmadığını savunmuştur. Mahkeme ise, ceza mahkemesi kararları kesinleşmeden icra takibi yapılamayacağı, ceza mahkumiyeti kesinleştikten sonra oluşacak netlikten önce işbu dava hakkında esastan karar verilmesinin telafisi imkansız zararların doğması neticesi verebileceği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir. İtirazın iptali davası bir eda davasıdır. Mahkemece uyuşmazlığın esası hakkında yapılacak tahkikat sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Davalının sanık olarak yargılandığı ceza davasının işbu dava yönünden bekletici mesele yapılması, mahkemenin takdirinde olan bir husustur ki, bu dosya ile ilgili bir sorundur. Şu durumda mahkemece, davanın esası hakkında yapılacak tahkikat sonucuna göre karar verilmek, gerekiyor ise ceza davasının sonucu beklenilmesine karar verilip kesinleşecek ceza kararının sonucuna göre karar verilmek yerine, yerinde olmayan gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamış, kararın bu yönden bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA 15/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.