17. Hukuk Dairesi 2015/570 E. , 2017/7802 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili ve davalı ... Başkanlığı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın davacıya çarpmasıyla oluşan kazada davacının ağır biçimde yaralandığını, tedavisi bittikten sonra çalışamayan davacının kazanç kaybına uğradığını, kalıcı işgöremezliğe uğrama ihtimali de olduğunu, tedavi giderlerinden davalı ..."nun sorumlu olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve davalı ... şirketi sadece maddi tazminattan sorumlu olmak kaydıyla 1.000,00 TL. maddi ve 10.000,00 TL. manevi tazminatın (davalı ... sadece tedavi giderlerinden sorumlu olmak üzere) kaza tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiş; 23.06.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle, taleplerini 27.653,00 TL"ye yükseltmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davalı ... Başkanlığı hakkında açılan davanın takipsiz bırakılmış ve hüküm tarihi itibariyle de yenilenmemiş olması nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına; diğer davalılar hakkındaki davanın kısmen kabulü ile 23.044,59 TL. maddi tazminatın, davalı ... şirketi yönünden dava tarihinden, davalılar ... ve ... A.Ş. yönünden ise kaza tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte müteselsilen tahsiline; manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 2.500,00 TL"nin kaza tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalılar ... ve... A.Ş."den müteselsilen tahsiline; davacının maddi ve manevi tazminata ilişkin fazla isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ... Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; özellikle, oluşa ve dosya kapsamına uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi heyeti raporunda belirtilen kusur oranlarının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine uygun olarak davalılar lehine vekalet ücreti belirlenmiş olmasına göre; davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, dava konusu kaza sonucu davacının uğradığı cismani zarardan duyulan üzüntü nedeniyle 10.000,00 TL. manevi tazminat isteminde bulunmuş; mahkemece talebin kısmen kabulüne karar verilerek hükümde belirtilen miktarda manevi tazminata karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK"nun 56. (818 sayılı BK"nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece, meydana gelen trafik kazası sonucu davacının uğradığı cismani zarar nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacının kazadaki yaralanması nedeniyle % 37 oranında kalıcı maluliyete uğramış olmasının yaratacağı elemin derinliği hususları gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacı için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, çok düşük miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir.
3-Davalı ... Başkanlığı vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde; davacı taraf, trafik kazası sonucu yaralanma olayı nedeniyle yapılan tedavi giderlerinden, davalı..."nun sorumlu olduğu iddiasıyla davalıya husumet yöneltmiş; yargılamanın devamı sırasında 04.12.2012 tarihinde bu davalı hakkındaki davasını takip etmek istemediğini bildirmiş ve yasal 3 aylık sürede davasını yenilememiş; mahkemece, ... yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ve davanın açılmasına sebep olduğu gerekçesiyle de davalı ... lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir. Davalı ..."nun 6111 sayılı yasa ile KTK"da yapılan değişiklik gereği tedavi giderlerinden sorumlu olduğu, davacı tarafın davadan önce ... Başkanlığı"ndan ödeme yapılmasını istediğine dair iddiasının bulunmadığı, yargılama sırasında davalının ödeme yapması nedeniyle davacı tarafın davasını müracaata bıraktığı, davada vekille temsil olunan ... Başkanlığı"nın davanın açılmasına sebep olmasının sözkonusu olmadığı gözetilerek, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"nin 7/1. maddesi gereği davalı ... Başkanlığı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, hatalı gerekçeyle yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE; hükmün, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı yararına ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... Başkanlığı yararına BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 18.9.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.