20. Hukuk Dairesi 2017/11076 E. , 2019/1187 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı dava dilekçesinde özetle; davacıların ve davalının kat maliki oldukları dava konusu anataşınmazda, davalının kendi murisinden kalan ... adet bağımsız bölüme malik olduğunu, 2008 yılında apartmanın yapımı sırasında inşaat projesinde mevcut bina asansörünü davalının yanaşmaması üzerine müvekkillerinin mecburen tek başlarına yaptırdıklarını ve asansör yapım maliyetinin 21.000,00-TL. olduğunu, yapılan bu asansör nedeniyle davalının malvarlığının sebepsiz zenginleşme suretiyle arttığını, davalının ... adet dairenin maliki olarak payına düşen bedelin 8.400,00-TL. olduğunu ve bu alacağa yönelik ... İcra Müdürlüğünün 2013/882 Esas sayılı takip dosyası ile hakkında icra takibi başlatıldığını, ancak davalıların borca itiraz ederek takibi durdurduklarını belirterek; davalıların yapmış oldukları itirazın iptali ile 8.400,00-TL asıl alacağın ve işlemiş faizin miras payları oranında davalılardan tahsiline, alacağın %20"sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatı ödenmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; bozma öncesinde verilen 21/04/2014 tarih 2014/177 E. ve 2015/80 K. sayılı gerekçeli kararda; davacıların sebepsiz zenginleşmeyi ... Noterliğinin 21 Nisan 2008 tarih, 2124 yevmiye nolu ihtarnamesiyle davalıya bildirdikleri, davaya konu alacağın ... İcra Müdürlüğünün 2013/882 Esas sayılı takip dosyasıyla 10/07/2013 tarihinde takip konusu yapılarak istendiği, ancak ... yıllık süre geçtiğinden zamanaşımının gerçekleştiği gerekçesiyle; davacının davasının zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, bu hükmün davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine, hüküm Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 23.05.2016 tarihli, 2015/11437 E. - 2016/8312 K. nolu ilamı ile "Davaya konu ortak gider nedeniyle davacılar tarafından ... İcra Müdürlüğünün 2009/2075 Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi yapıldığı, bu takibin takipsiz bırakılması nedeniyle 22.10.2010 tarihinde işlemden kaldırıldığı anlaşıldığına göre; yapılan bu takibin yasa gereği zamanaşımını kestiğinin kabulü gerektiği, aynı talep konusu hakkında bu kez ... İcra Müdürlüğünün 2013/882 Esas sayılı dosyası üzerinden 10.07.2013 tarihinde icra takibi başlatıldığı, yapılan itiraz üzerine 21.04.2014 tarihinde eldeki davanın açıldığı, bu tarihten itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerektiği, bu nedenle davanın reddine karar verilmesinin doğru görülmediği" gerekçesiyle bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuş, bu defa yerel mahkemece; rapora göre davalının davacıya olan asıl alacak borcunun 9.240,00-TL. ve işlemiş faiz borcunun ....536,21-TL. olduğu, bilirkişinin belirtmiş olduğu rakamın icra dosyasında ve dava dilekçesinde belirtilen rakamdan fazla olduğu, mahkemenin taleple bağlı olduğu, mali müşavir bilirkişinin raporuna göre taleple bağlılık ilkesi de nazara alındığında icra takibinde belirtilen asıl alacak ve işlemiş faiz kadar davalının davacılara borçlu olduğu, alınan bilirkişi raporlarının ayrıntılı ve gerekçeli olup denetime imkan verecek şekilde hazırlandığı ve hükme esas alınmaya yeterli görüldüğü, alacağın zamanaşıma da uğramadığı, davalı ..."nun 30/04/2016 tarihinde vefat ettiği, tek mirasçısının diğer davalı ... olduğu gerekçesiyle;
Davanın kabulüne;
Davalıların ... İcra Müdürlüğünün 2013/882 Esas sayılı takip dosyasında yapmış oldukları itirazın iptali ile takibin, takip tarihindeki 8.400,00-TL. asıl alacak ile 3.947,77-TL işlemiş faiz üzerinden devamına,
Asıl alacak miktarı olan 8.400,00-TL.nin %20"sine tekabül eden ....680,00-TL icra inkar tazminatının davalı ..."ndan tahsili ile, davacılara verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava; ortak gider alacağı nedeni ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
...-Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesinin ikinci fıkrası hükmüne göre, ortak giderden payına düşeni ödemeyen bağımsız bölüm malikinin ödemede geciktiği günler için ödemekle yükümlü bulunduğu gecikme tazminatının başlangıç gününün açıkça saptanmış olması gerekir. Dava konusu ortak giderin, dayanağını oluşturan düzenleme; işletme projesi ise işletme projesinin davalıya tebliğ edildiği tarih, kat malikleri kurulu kararı ise bu kurula davalı katılmışsa karar tarihi, kararın alındığı toplantıya katılmamışsa bu kararın kendisine tebliğ edildiği ya da başka bir biçimde borcunu öğrendiği tarih, bu da yoksa hakkında açılan icra takibi nedeniyle ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih esas alınmalıdır. Dava dosyasının incelenmesinden 14.9.2007 tarihli toplantı tutanağında asansör yapımı ve toplam ...000 TL"nin ödeneceğinin kararlaştırıldığı davalının muris/malik ... ..."nun toplantıya katılmadığı, yine muris/malik ... ..."nun imzalamadığı 21.04.2008 tarihli toplantıda ise asansör yapım bedelinden payına düşen miktarı ödemesi için kendisine noterden ihtarname gönderilmesine karar verildiği, ihtarnamenin tebliğ şerhinde "Muhatap ile birlikte aynı çatı altında oturduğunu beyan eden ehil ve reşit kızı ... imzasına 25.04.2008 tarihinde tebliğ edilmiştir." şeklinde yazılı olmakla, ancak bu tarihten itibaren gecikme tazminatı uygulanabilecek olup, temerrüt tarihi duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeksizin takip tarihinden öncesine gecikme tazminatı işletilmesi bozmayı gerektirmiştir.
2-Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kurulan hüküm alınan bilirkişi raporuna dayandırılmış ise de, bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli, yeterli ve doğru tespitler içermemektedir. Dava dosyasındaki bilgi ve belgelerin, özellikle tapu kaydının incelenmesinden, davalının murisi olan ... ..."nun anataşınmazdaki ..., 6, 7, 8 nolu, bağımsız bölümler üzerinde mülkiyet hakkı olduğu halde, bilirkişi raporunda ..., ..., 6, 7, 8 nolu bağımsız bölümlerde, yani toplam beş adet bağımsız bölümde davalının intikalen malik olduğu şeklindeki yanılgı ile arsa payları toplamının 68/200 iken, davalının maliki olmadığı ... nolu bağımsız bölümün arsa payının da sehven ilave edilmesi ile arsa payının 88/200 olarak yanlış hesaplandığı anlaşılmakla, bu suretle davalının sorumlu olduğu asıl alacak tutarının, işlemiş faizin (takip tarihinden öncesine işletilmesi) ve icra inkar tazminatının hatalı belirlenmesi doğru görülmemiştir.
3-Öte yandan tarafların tüm delilleri, banka kayıtları, ödeme belgeleri celbedilerek, davalının ödemesi gereken bir meblağ bulunup bulunmadığı tam olarak tespit edilip, alınacak uzman mali müşavir bilirkişi raporu doğrultusunda, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu hükümleri de birlikte değerlendirildikten sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik ve yetersiz incelemeyle karar verilmiş olması da yerinde değlidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 20/02/2019 günü oy birliği ile karar verildi.