23. Hukuk Dairesi 2011/2916 E. , 2012/1519 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin 1996 yılında davalı kooperatife üye olduğunu, 1998 yılında yapılan Genel Kurulda, fazla yapılan dairelerin satışa çıkarılmasına karar verilmesi üzerine müvekkilinin 31.07.1999 tarihli sözleşme ile üyelik hissesini bedel almaksızın kooperatife devrederek ve 500.000.000,00 TL fark ödeyerek 429 nolu parselde bulunan ... katındaki B Blok 1 nolu daireyi satın aldığını, sözleşmeye göre daire bitimine kadar müvekkilinin her hangi bir ödeme yapmayacağının kararlaştırıldığını, ancak haksız olarak 2002 Eylül ve Ekim aylarında çevre düzenlemesi adı altında kendisinden 750,00 TL alındığını ve Aralık 2004 tarihinden itibaren on taksitte ödenmek üzere 2.500 TL talep edildiğini, ayrıca diğer üyelere 01.06.2003 tarihinde daireleri tamamlanarak teslim edildiği halde müvekkiline dairesinin teslim edilmediğini ve dairedeki eksik imalatların tamamlanmadığını ileri sürerek haksız olarak alınan 750.00 TL "nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte iadesini, 2.500,00 TL borçlu bulunmadığının tespitini, dava konusu dairedeki eksikliklerin tespiti ile şimdilik 1.000,00 TL"nin 01.06.2003 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsili ile bu tarihten itibaren aylık 200,00 TLden şimdilik 1.000,00 TL kira bedelinin reeskont faizi ile birlikte taraflarına ödenmesini ve dava konusu dairenin tapusunun müvekkili adına tescilini, mümkün olmadığı takdirde dairenin dava tarihindeki değerinin şimdilik 5.000,00 TL sinin 01.06.2003 tarhinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiş; 07.07.2010 tarihli ıslah dilekçesi ile daire bedeli olarak 33.383,26 TL ile 4.782,49 TL kira bedelinin 01.06.2003 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı kooperatif vekili, davacının ortaklığını devrederek satılan dairelerden birini satın aldığını, bundan sonraki işlemlerinin genel kurul kararları doğrultusunda yapıldığını, sözleşmenin ifasında imkansızlık söz konusu olması halinde davacının müvekkili kooperatife ödemiş olduğu bedellerin iadesini talep edebileceğini, dairenin diğer kooperatif üyelerine teslim edilen daireler seviyesinde olduğunu, teslim tarihi ve kira bedeli konusunda sözleşmede her hangi bir şart bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi"nin 2007/4969 E. 2008/6880 K. sayılı bozma ilamı doğrultusunda yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu dairenin B blok Bahçe katında kömürlük olan kısımların konuta dönüştürülmek suretiyle inşa edildiği, bu haliyle yasal imkansızlık sebebiyle söz konusu dairenin konut olarak tahsisi ve tescilinin mümkün olmadığı, taraflar arasındaki sözleşme doğrultusunda davacının daire bedelini ödediği, dolayısıyla dava tarihi itibari ile tamamlanmış daire bedelinin davacıya ödenmesi gerektiği, inşaatın tamamlanarak diğer üyelerin 01.06.2003 tarihinden itibaren konutlarında oturmaya başladıkları, davacının diğer maliklerin dairelerini teslim aldığı tarihten itibaren kira gelirinden mahrumiyetinin ortaya
çıktığının kabulü gerektiği, davacının sözleşme ile inşaat imalat giderinden sorumlu olmayacağının kararlaştırıldığı, ödenen 750,00 TL ile talep edilen 2.500,00 TL nin inşaat gideri olmayıp genel gider olduğu, davacının bu giderlerden sorumlu olması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 33.383,26 TL daire bedelinin 30.12.2005 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile 4.782,49 TL kira kaybının dava tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davacının diğer taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, kooperatif ortaklığı nedeniyle hisseye isabet eden dairenin teslimi, mümkün olmadığı takdirde daire bedeli ve kira kaybı tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece, hüküm altına alınan tazminat ve kira bedelinin reeskont faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir. Ancak 3095 sayılı Kanun"un yasal faizi düzenleyen 1. maddesinde ve bu maddeye atıf yapılan 2/1. maddesinde yer alan reeskont faizi ibaresinin 21.04.2005 tarih ve 5335 sayılı Kanun"un 14. maddesi ile yürürlükten kalkmasından sonra 30.12.2005 tarihinde açılan bu davada, davacı vekili, bu değişiklik doğrultusunda 07.07.2010 tarihli dilekçesi ile reeskont faizi istemini, ticari işlerde uygulanan avans faizi olarak ıslah emiş ise de, kooperatifler kar amacı gütmeyen tüzel kişiler olup ortağı ile arasındaki ilişki de ticari nitelikte bulunmadığından hükmedilen alacakların yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiş ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün HUMK"un 438/7. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,(2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazının kabulü ile kararın (HÜKÜM) bölümünün 2. bendinde yazılı ""temerrüt tarihinden (30.12.2005) itibaren"" ve 3. bendinde yazılı ""tarihinden itibaren"" ibarelerinden sonra gelen "" reeskont faizi"" ibaresinin hükümden çıkarılarak, yerine “yasal faizi ( 3095 sayılı Kanun"un adi işlerde temerrüt faizi oranını düzenleyen 1. maddesinde 21.04.2005 tarih ve 5335 sayılı Kanun"un 14. maddesi ile yapılan değişiklik ile getirilen oranlarda)"" ibaresinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 29.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.