Esas No: 2020/6421
Karar No: 2022/584
Karar Tarihi: 25.01.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/6421 Esas 2022/584 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/6421 E. , 2022/584 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 9. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 11.05.2018 tarih ve 2017/391 E. - 2018/413 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi'nce verilen 10.02.2020 tarih ve 2018/1807 E. - 2020/107 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı bankanın başlattığı icra takibinden dolayı ödeme yapıldığını, çekin bankaya ibrazı tarihinde karşılığının bulunduğunu ancak takip konusu çekle ilgili olarak Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/704 sayılı dosyasında verilen tedbir kararı uyarınca ödeme yapılmadığından davalı bankanın karşılıksızdır yazmak suretiyle çeki takibe koyduğunu ancak bankanın yetkili hamil olmadığını sadece ibraz edilen olduğunu, muhatap banka adına vekaleten işlem yapmadığından usulüne uygun ibraz olmadığını, takip konusu çek bedeli, çekin asıl hamili olan dava dışı şahsın borcundan dolayı Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün 2016/2270 sayılı dosyasına ödendiğinden dava konusu çekten dolayı borcunun kalmadığını buna rağmen davalının yetkili hamil olmadığı çeki takibe koyarak icra baskısı ile bedelini davacıdan tahsil ettiğini belirterek davacının ödemiş olduğu kısmın istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu çekin müvekkili bankanın müşterisi olan dava dışı şahıs tarafından tahsil edilmek ve tahsil edildiğinde kullanmış olduğu krediden mahsup edilmek üzere bankaya verildiğini, çekin keşide tarihinde karşılığının sorulduğunu, takas sisteminde Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/704 sayılı dosyasından tedbir şerhi olduğunun görüldüğünü, çek üzerine tedbir hususu yazılmak suretiyle kanunu ibraz yükümlülüğünün yerine getirildiğini, tedbirin kaldırılmasını müteakip takip başlatıldığını, davacının dava dışı şahsın borcundan dolayı ödeme yaptığını belirttiği çek bedelinin hangi borçtan dolayı ödendiğinin anlaşılamadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, davacının keşidecisi olduğu çekin beyaz ciro ile davalı bankaya geçtiği, süresinde davalı bankaya ibraz edildiği, çekin üzerinde tahsil cirosu ile devredildiğine dair şerh olmadığı, çekin ibraz tarihinde karşılıksız olmadığına dair Yapı Kredi Bankası yazısı delil olarak sunulmuşsa da ödeme yasağından dolayı bankanın alacağını tahsil edemediği, çekin teminat cirosu olduğuna dair üzerinde kayıt olmadığı, beyaz ciro ile çeke sahip olan bankanın aynı bankaya takas maksadı ile başvurması durumunda çekin ibraz edildiği ve bankanın işlemi muhatap banka adına yaptığı sonucuna varılacağı, davalı bankanın tahsil cirosu ile devredilen hamil olmaması nedeniyle alacaklı sıfatının olamayacağının ileri sürülemeyeceği, çek bedelinin ödendiği belirtilen Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün 2016/2077 sayılı dosyasına konu çeklerin işbu davaya konu çek olmadığı ve alacaklısının bu dosyanın davacısı olduğu, mükerrer bir ödemenin söz konusu olmadığı, davacının ihtiyati tedbir koydurarak çekin karşılığının süresinde ödenmesini engelleyen şahsa karşı ileri sürebileceği hususlarda iyiniyetli hamile karşı dava açılamayacağı, dosyaya konu alacak, takip sonucunda yetkili hamile ödendiğinden istirdatının mümkün olmadığı, davalının takipte haklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, 6102 sayılı Kanun’un 798. maddesine göre çekin bir takas odasına ibrazının ödeme için ibraz yerine geçtiği, TCMB Bankalararası Takas Odaları Merkezi Yönetmeliğinin 14/B maddesinin ikinci fıkrasında “Elektronik ortamda işlem yapan takas odalarında, bankalarca muhatap bankalara fiziken ibraz edilmeyen çekler için birbirlerine vekalet vererek hesaben tesfiye edilmek amacıyla işlem yapacak bankalar, Bankalararası Takas Odaları Merkezi Yönetim Kurulu’nca hazırlanan protokolü imzalamak suretiyle bu faaliyelere katılabilirler” hükmüne yer verildiğini, takip alacaklısı davalı bankanın ibraz işlemlerini belirtilen yönetmelik hükmü gereği muhatap Yapı Kredi Bankası adına vekaleten yaptığı, takip alacaklısı davalı bankanın aynı zamanda muhatap banka durumunda olmadığı ve dava konusu çek adıgeçen banka tarafından ibraz edildiğinden, davalı bankanın yetkili hamil olarak kabulü gerektiği, dava konusu çekin vade tarihinden önce dava dışı şahıs tarafından bankaya beyaz ciro ile devredildiği, bankanın yetkili hamil olduğu, Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün 2016/2270 dosyası kapsamında çek borcunun ödendiği iddia edilmişse de sözkonusu çekler ile davaya konu çekin aynı olmadığı ve çek borcunun ödendiğinin ispat edilmediği, yetkili hamil olan davalı bankanın takibi sonucu çek bedelinin ödendiği ve davacının istirdat talebinde haksız olduğu anlaşıldığından ilk derece mahkemesince verilen davanın reddi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
Dava, yetkili hamil olmadığı iddia edilen davalı banka tarafından, davacının keşidecisi olduğu çekten dolayı başlatılan icra takibi sebebiyle yapılan ödemenin istirdatı talebine ilişkindir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına ve esasen dava konusu çeke tahsil cirosu ile hamil olan davalı bankanın vekil hamil konumunda olup çeke yönelik her türlü takip ve tahsil işlemini müvekkili adına yapabilme hak ve yetkisinin olmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 25/01/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.