Esas No: 2020/7217
Karar No: 2022/666
Karar Tarihi: 26.01.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7217 Esas 2022/666 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı borcunu ödeyemeyince, davacıya verdiği iki adet çek karşılıksız çıktı. Davacı bu çeklerin tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizi ile beraber tahsiline ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etti. Ancak dosya incelendiğinde, çeklerle ilgili zamanaşımı süresinin geçtiği için davanın reddine karar verildi. Davacının temyiz itirazları reddedildi ve hüküm onandı. Kararda, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 732'nci maddesi ve Borçlar Kanunu'nun 133. maddesi açıklanmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 14.11.2019 tarih ve 2019/291 E. - 2019/1099 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 25.01.2022 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının borcuna karşılık müvekkiline toplam 71.950.- TL'lik iki adet çek verdiğini, çeklerin karşılıksız çıkması nedeniyle takibe konulduğunu, davalının icra dosyasında borcu kabul ile teminatın iadesine muvafakat ettiğini, ödeme için sözlü taahhütte bulunduğunu, ancak davalı tarafından herhangi bir ödemede bulunulmadığını ileri sürerek 71.950.- TL'nin çek tarihlerinden itibaren mevduaat uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davaya konu çeklerle ilgili her türlü dava haklarının zamanaşımına uğradığını, çeklerin müvekkili tarafından davacıya hatır amaçlı verildiğini, bu çekler karşılığında müvekkilinin davacı yandan ne bir hizmet ne de bir mal satın aldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davanın 6102 sayılı TTK'nın 732'nci (mülga 6762 sayılı TTK'nın 644'üncü) maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkin olduğu, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 133. maddesine göre icra takibi sırasındaki alacaklının alacağına kavuşmak amacıyla yaptığı her takip işleminin zamanaşımını keseceği, ilk takip tarihinden itibaren 06.07.2012 tarihine kadar zamanaşımını kesen hiçbir takip işlemi yapılmadığı, çeklerin zamanaşımına uğradığı tarihten itibaren 1 yıllık zamanaşımı süresi içinde açılması gerekirken davanın açıldığı tarih itibariyle zamanaşımı süresinin geçtiği gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 26/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.