15. Ceza Dairesi Esas No: 2015/11578 Karar No: 2018/6430 Karar Tarihi: 09.10.2018
Resmi belgede sahtecilik - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/11578 Esas 2018/6430 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2015/11578 E. , 2018/6430 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık HÜKÜM : TCK 204/1, 53, TCK 158/1-e-son, 168/1, 52, 53. maddeleri gereği mahkumiyet
Resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından sanık hakkında verilen mahkumiyet hükümleri sanık müdafisi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık ..., daha önceki borçları yüzünden telefon bağlanma talebinin kabul edilmemesi nedeniyle, müşteki ..."un düşürmüş olduğu ve bu kişiye ait nüfus cüzdan fotokopisindeki resmin üzerine kendi resmini yerleştirerek, fotokopisini çektirdiği kimlik belgesindeki müştekiye ait kimlik bilgilerini kullanmak suretiyle Türk Telekom Müdürlüğüne müracaat etmiş ve Bahçelievler Telekom Müdürlüğünün dosyada mevcut 18.01.2011 tarihli yazısına ekli telefon abonman sözleşmesinin düzenlenmesini sağlayarak 08/08/2006 tarihinde 0212 643 94 98 nolu telefon hattını iş yerine bağlatıp hattı kullanarak 232,54TL lik borç meydana getirdiği olayda; 1- Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5237 sayılı TCK"nın 7. ve 5252 sayılı Kanunun 9.madde hükümleri karşısında; sanığa yüklenen "resmi belgede sahtecilik" suçunun kanunda gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tâbi olduğu aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımı süresinin, suçun işlendiği 08.08.2006 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK’nun 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE, 2- Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanığın, şikayetçinin kimlik fotokopisine kendi fotoğrafını yapıştırdığı ve ele geçirilemeyen bu sahte nüfus cüzdanını kullanarak şikayetçi adına Türk Telekom" dan telefon hattı aldığı, 4673 sayılı yasa ile değişik 406 sayılı kanunun 1. maddesinin 9. fıkrası uyarınca özel hukuk hükümlerine tabi anonim şirket olduğu anlaşılan katılan Türk Telekom’un özelleştirmesinin 14/11/2005 tarihinde yapıldığı da dikkate alınarak, sanığın Nüfus Müdürlüğü"nün maddi varlıklarından olan sahte nüfus cüzdanı kullanarak telefon hattı bağlatması şeklindeki eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 158/1-d maddesinde düzenlenen kamu kurumunun aracı kılınması suretiyle dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin, uygulama alanı bulunmayan, aynı yasanın 158/1-e- son maddesi gereğince cezalandırılması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini, Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin sübuta dair temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.