20. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/5509 Karar No: 2015/4250 Karar Tarihi: 14.05.2015
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/5509 Esas 2015/4250 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2015/5509 E. , 2015/4250 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
1956 yılında yapılan tapulama çalışmaları sırasında orman niteliği ile tapulama harici bırakılan taşınmazların 3402 sayılı Kanunun Ek 8. maddesi gereğince yapılan kadastrosu sırasında; ... Köyü 143 ada 15 ve 18 parsel sayılı sırasıyla 646,48 m² ve 574,93 m² yüzölçümündeki taşınmazlar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla niteliği ile davalı adına tespit edilmiştir. Davacı , taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup taşlık, kayalık ve çalılık olduğunu, zilyetlik koşullarının oluşmadığını ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile taşlık ve çalılık niteliği ile adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1975 yılında orman kadastrosu yapılmıştır. 1986 yılında herhangi bir nedenle sınırlandırma dışı kalmış ormanların kadastrosu ile 2/B madde uygulaması ve aplikasyon yapılmış, 09.04.1987 tarihinde ilân edilerek kesinleşmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve davalı yararına 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17. maddelerinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı belirlenerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 14/05/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.