15. Ceza Dairesi 2015/10035 E. , 2018/6410 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, suç eşyasını kabul etmek
HÜKÜM : a-TCK’nın 158/1-f, son, 52/2-4, 53. maddeler gereğince mahkumiyet
b-TCK’nın 204/1, 53. maddeler gereğince mahkumiyet
c-TCK’nın 165/1, 52/2, 53. maddeler gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve suç eşyasını kabul etmek suçlarından sanık hakkında verilen mahkumiyet hükümleri sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereğe düşünüldü;
Sanığın, keşideciye ait boş olarak çalınan 22.400 TL bedelli çeki kabul edip başkası adına cirolayıp kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve suç eşyasını kabul etmek suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda,
1-Nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelenmesinde;
Sanık, katılan ve tanık beyanları ile dosya kapsamına göre, suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a-Sanığın, çek bedelini mal aldığı kişiye ödediğini belirtmesi karşısında, katılana, sanık tarafından zararın tamamen veya kısmen giderilip giderilmediği, kısmi ödeme varsa; 5237 sayılı TCK’nın 168/4. maddesi kapsamında, bu kısmi ödemeye rızası olup olmadığının sorularak, sonucuna göre sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi,
2-Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelenmesinde;
Sahtecilik suçunun oluşabilmesi için, yapılan sahtecilikte aldatma kabiliyetinin bulunması zorunludur. Aldatma kabiliyetinin bulunup bulunmadığı da belge aslı üzeri üzerinde hakim tarafından yapılacak bir incelemeyle belirlenecektir. Belge aslının ele geçirilememesi durumunda bu belgeler üzerinde aldatma kabiliyetinin belirlenmesi yönünden inceleme yapılamayacağı ve onaysız fotokopiden ibaret olan bu belgenin hukuki sonuç doğurmayacağı ve suçun yasal unsurlarının oluşmayacağı dikkate alınarak, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından, suça konu çek aslının bulunup bulunmadığının araştırılması, bulunması halinde, dosyaya getirtilerek, yapılan sahtecilikte aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak, söz konusu çekin mahkeme heyeti tarafından incelenip özelliklerinin zapta geçirilmesi, bu şekilde, sahtecilikte aldatma kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespitinden sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile hüküm tesisi,
Kabule göre de; adli sicil kaydına göre tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi,
3-Suç eşyasının kabul edilmesi suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelenmesinde;
Sanığın, keşideciye ait boş çeki bir şekilde ele geçirip sahte olarak düzenledikten sonra kullanması eyleminin tek başına resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını oluşturduğu halde unsurları itibariyle oluşmayan suç eşyasının kullanılması suçundan hüküm kurularak fazla ceza tayini,
Kabule göre de; adli sicil kaydına göre tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanması açısından sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına 08/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.