Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/3208
Karar No: 2012/1457
Karar Tarihi: 28.02.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/3208 Esas 2012/1457 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2011/3208 E.  ,  2012/1457 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın hukuki yarar yokluğundan reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, davalılardan ..."in, davalı kooperatifin üyesi iken 05.12.2001 tarihinde haklarını müvekkillerinden ..."e sattığını, İsmail"in de haklarını diğer davacı ..."ya devrettiğini ve dairenin ..."ya teslim edildiğini, tapulama aşamasında davalılardan TMSF"nin daireyi..."in borcu nedeniyle icra yoluyla satın aldığından kendi adına tescilini talep ettiğini, ancak icra yoluyla yapılan işlemlerin bütünüyle geçersiz olduğunu, zira taşınmazın tapuda kayıtlı olmasına karşın, icra işlemleri sırasında tapuya hiçbir kayıt ve şerh düşülmediğini, ...."in kooperatifteki hakkını 2001 yılında devretmiş olduğunun icra müdürlüğüne de bildirildiğini, menkul hükümlerinin uygulandığı kabul edildiğinde alacağın infaz edildiğinin kabulünün gerektiğini, gayrimenkule ilişkin hükümler uygulandığında da tapu kaydında hiçbir şerh bulunmadığından iyiniyetli müvekkillerinin haklarının korunması ve dairenin halen zilyet olan müvekkili Tanju adına kaydının gerektiğini ileri sürerek, A Blok 22 nolu dairenin mülkiyetinin müvekkili... olduğunun tespiti ile tapuya tesciline, TMSF"nin tescil isteğinin ise reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davacılar vekili, 04.04.2007 havale tarihli dilekçesi ile, tescil taleplerini atiye bırakmış ve mülkiyet tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı TMSF vekili, dava dışı ... Çimento A.Ş."nin yönetim ve denetiminin fona devredildiğini, fon ile şirket arasında halef-selef ilişkisi olmadığı gibi, müvekkilinin dava konusu taşınmazla ilgili hiçbir tasarrufunun bulunmadığını, bu nedenle TMSF"ye husumet yöneltilemeyeceğini, muhatabın ... Çimento A.Ş. olması gerektiğini, müvekkilinin ikamet adresinin İstanbul olduğundan davanın yetkisiz mahkemede açıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Diğer davalılar, davaya cevap vermedikleri gibi duruşmalara da katılmamışlardır.
    Mahkemece, davacının ... Çimento A.Ş.nin resmi satış işlemine dayanan mülkiyet hakkından daha üstün hakları olduğunu daha güçlü delillerle ispatlayamamış olduğundan davanın esastan da reddi gerektiği gibi, eda davasının açılabileceği durumlarda, tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle, davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, mülkiyet tespitine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Dava dilekçesinde, tespitle birlikte, davacılardan Tanju adına tescil de istenmişse de 04.04.2007 havale tarihli ıslah talebi ile tescil istemi atiye bırakılmış, davanın mülkiyet tespiti olarak devamı talep edilmiştir.
    Kural olarak tapu kaydı aynı zamanda mülkiyeti de belirlediğinden, tapuya kayıtlı bir taşınmazla ilgili mülkiyet tespiti istemi yerinde değilse de talep, dava konusu edilen dairede hak sahipliğinin tespiti olarak anlaşılmalıdır. Zira davacı taraf, daire üzerindeki hakkının üyelikten kaynaklandığını, üyelik nedeniyle dairenin kendisine teslim edildiğini ileri sürmüştür. Bu iddialar karşısında davanın hukuki yarar yokluğundan reddedilmesi doğru olmamıştır.
    Öncelikle davacıların aynı vekille temsil edilmelerinin mümkün olup olmadığı üzerinde durulmalıdır. Dava, her iki davacı adına açılmış olup, dava konusu dairenin yalnızca davacı ... yönünden hak sahipliğinin tespiti talebinde bulunulmuşsa da, davacı İsmaili temsilen de davaya devam edilmiştir. Davacılar arasında menfaat çatışması bulunduğundan davacıların aynı vekille temsil edilmeleri Avukatlık Kanunu"nun 38/b maddesi uyarınca hukuken mümkün değildir.
    Dava konusu edilen dairenin icra yoluyla satıldığı ve dava dışı ... Çimento A.Ş. tarafından satın alındığı, dosyadaki kayıtlardan anlaşıldığına göre, verilecek karardan hukuki durumunun etkilenip etkilenmeyeceği üzerinde durulması gerektiğinden, bu nedenle davacıya dava dışı şirket hakkında dava açmak üzere süre verilmesi, açtığında birleştirilmesi gerekmektedir.
    Davacıların kooperatif üyesi olup olmadıklarının da sonuca etkisi olacağından mahkemece bu konunun da açıklığa kavuşturulması gerekmektedir. Zira, tapuda kayıtlı bir taşınmazın harici satışı geçersiz olup, buna dayanılarak taşınmaz üzerinde bir hak iddiasında bulunmak olanaksızdır. Fakat, dairenin kooperatif üyeliğine bağlı olarak tahsis veya teslim edilmiş olması halinde ise varılacak sonuç farklı olacaktır.
    Bu durumda mahkemece, kooperatifçilik konusunda uzmanlığı bulunan bir bilirkişi ya da üç kişilik bilirkişi heyeti seçilerek, kooperatif defter, kayıt ve belgeleri ile genel kurul ve yönetim kurulu kararları ve varsa banka kayıtları üzerinde, gerekirse yerinde inceleme yetkisi verilerek, davacılar ... ve ... ile davalı ... ..."in kooperatif üyesi olup olmadıkları, üye iseler üyeliklerinin ne şekilde oluştuğu, üyelik devri yapılıp yapılmadığı, üyelikleri ve varsa üyelik devirleri ile ilgili kooperatifçe alınan bir karar bulunup bulunmadığı, dairenin üyelik kapsamında tahsis ve tesliminin yapılıp yapılmadığı hususları üzerinde de durularak, tarafların tüm iddia ve savunmalarını da karşılayacak şekilde açıklamalı, gerekçeli ve denetim elverişli rapor alındıktan ve TMSF ile ... Çimento A.Ş."nin hukuki durumları da tartışılıp değerlendirildikten sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelmeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    2-Bozma nedenine göre, davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacılar yararına BOZULMASINA, (2)numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 28.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi