Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1522
Karar No: 2022/650
Karar Tarihi: 26.01.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/1522 Esas 2022/650 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2020/1522 E.  ,  2022/650 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce bozmaya uyularak verilen 13/11/2019 tarih ve 2010/479-2019/960 sayılı kararın Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi birleşen 2010/257 esas sayılı davada davacı vekilince duruşmalı, Aksa İnşaat Ltdi Şti. ve Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş. vekilleri tarafından duruşmasız istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 25.01.2022 günü hazır bulunan asıl ve birleşen davada davacı ... Ltd. Şti. vekili Av. ... ile birleşen davada davacı ...Ş. vekili Av. ... ve birleşen davada davacı-asıl davada davalı Tedaş vekili Av.... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında Dicle E.D.A.Ş. Genel Müdürlüğü Şanlıurfa İl Müdürlüğü hizmet alanı içinde bulunan mevcut ve sözleşme süresince sisteme dahil olacak elektrik enerjisi kulanıcılarına ait elektrik tüketimlerinin tahakkukunun yapılması ve fatura bedellerinin idareye ödenmesinin sağlanması ile özel şartnamede belirtilen diğer işlerin sözleşme, idari şartname ve ekli dökümanlardaki şartlarda tahakkuk ve tahsilat hedeflerini gerçekleştirecek şekilde yapılmasına yönelik hizmet işlerini kapsayan 10.04.2006 tarihli sözleşme imzalandığını, ihalenin yapıldığı 14.12.2005 tarihinde işe başlama zamanı olarak 01.01.2006 tarihinin varsayıldığını, yer ve iş tesliminin davacı şirkete 01.06.2006 tarihinde taraflarca imzalanan protokolle yapıldığını, sözleşmenin yapıldığı andaki karşılıklı edimler arasında evrak üzerinde var olan dengenin işe başlama tarihinin büroktratik çalışmaların öngörülenden uzun sürmesi ve yasal süreç nedeni ile işe başlama zamanının 6 ay gecikmesi nedeniyle davacı aleyhine katlanılmayacak derecede bozulduğunu ve işlemin temelinden çöktüğünü, işlem mahallindeki sosyal sebeplerden (terör, feodal yapı, eğitim seviyesi vs) kaynaklanan tahakkuk imkansızlığının davalı tarafından örtbas edildiğini, davacının davalı tarafından hataya düşürüldüğünü, sözleşmenin uyarlanması talebinin davalı tarafından kabul edilmediğini ileri sürerek, 2005/165070 ihale kayıt numaralı sözleşmenin feshine, şimdilik 10.000 YTL menfi zararın faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, bölgenin bir takım sosyal özelliklerinin gizlendiği iddiasının kabul edilemeyeceğini, bölgesel özelliklerin herkes tarafından bilinebilecek bir konu olduğunu, işe geç başlanılmasının davacının eksik iş ve işlemleri olup, müvekkili kurumdan kaynaklanan bir gecikmenin söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Birleşen davada davacı vekili; sözleşmeye dayalı alacakları için davalıya ihtar gönderdiğini ve icra takibi başlattığını, müvekkili şirketin takip konusu alacağının sözleşmenin 13.1.2.b maddesine dayandığını, bloke edilen miktarların iadesi gerektiğini, itirazın haksız olduğunu belirterek itirazın iptaline davalının %40'tan az olmamak üzere davacıya icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesi isteğinde bulunmuştur.
    Davalı vekili; sözleşmenin haklı nedenlerle feshedildiğini, sözleşme halen ayaktaymış gibi alacak hesabı yapılamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Birleşen davada davacı vekili; sözleşmeye aykırı bulunan işlemleri nedeni ile hizmet alım işinin feshine karar verdiğini, davalının sözleşmeye aykırı fiil ve eylemleri nedeniyle şimdilik tespit edilen kurum alacağının 1.336.443,77 TL olduğunu belirterek tespit edilen kurum alacağının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 23/02/2007 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi isteğinde bulunmuştur.
    Davalı vekili, feshin haksız olduğunu, sözleşmeyi fesheden tarafın müspet zararının tazminin talep edemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılmaya ve tüm dosya kapsamına göre; Şanlıurfa 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2009/92 esas sayılı dosyası ile Şanlıurfa 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2009/134 esas sayılı dosyalarının Yargıtay'da temyiz incelemesinde olduğu, yargılamaya konu suçların bu davaya etkisinin bulunmadığı kanaatine varıldığı, asıl davada; taraflar arasında 10/04/2006 tarihli taahhütlü tahakkuk ve tahsilatı artırma kaçağı önleme işleri sözleşmesi düzenlendiği, davacı yüklenicinin sözleşmesinin imzalanmasından 134 gün sonra sözleşmenin feshi talebiyle asıl davayı açtığı, yargılama devam ederken davalı idare tarafından sözleşmenin 23/02/2007 tarihinde feshedilmiş olması nedeniyle davanın konusu kalmadığından bu taleple ilgili konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, dava tarihi itibariyle menfi zararın koşulları oluşmadığından bu talebin reddine; birleşen Ankara Asliye 3. Ticaret Mahkemesi'nin 2010/257 esas sayılı davada davacıların sözleşmenin feshedildiğini beyan ettikleri ancak feshin haklı sebebe dayanmadığı, taleplerin matbu evrak bedeli, blokeye ilişkin bedel, ceza bedeli ve 763.366,06 TL olarak belirtilen bedelin yüklenici tarafın sözleşme gereği taahhüdünü yerine getirmediği için aylık ceza uygulamasına ilişkin bedeller olduğu ve fesih haklı olmadığından talep edilebilecek bedeller olmadıkları; birleşen Ankara Asliye 9. Ticaret Mahkemesi'nin 2010/28 esas sayılı davada, sözleşmenin davalı idarece feshinin haklı olmadığı, bloke miktarlarının iadesi gerektiği, iadeye konu bedel, dosyaya sunulan belgeler ve kayıtlar kapsamında denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporundaki hesaplamada 1.081.571,28 TL olarak belirlenmiş ise de; işbu dosyadaki talep 933.132,39 TL olmakla bu miktar asıl alacağa itirazın yerinde olmadığı davanın kısmen kabulü ile; davalının Ankara 9. İcra Müdürlüğü'nün 2009/8736 sayılı dosyasında itirazının 933.132,39 TL asıl alacak, 470.426,54 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.403.558,93 TL için iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin taraflardan alınıp yek diğerine verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden birleşen 2010/257 esas sayılı davada davacı ...Ş.'den alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 107,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl ve birleşen 2010/28 esas sayılı davada davacı ... İnş. Ltd. Şti'den alınmasına, aşağıda yazılı 78.013,76 TL temyiz ilam harcının temyiz eden birleşen 2010/28 esas sayılı davada davalı ...Ş.'den alınmasına, 26/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi