Hakaret - tehdit - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/16549 Esas 2016/2646 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit
HÜKÜMLER : Beraat, mahkumiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanık, katılan vekili
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1-Tehdit eylemine ve yükletilen suça ilişkin, katılan ... vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Hakaret suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince,
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması karşısında, bu husus infaz sırasında gözetilebileceğinden bozmayı gerektirmediği anlaşılmış, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın eylemini aleni yerlerden olmayan avukatlık bürosunda gerçekleştirmesine karşın, hakkında TCK’nın 125/4. maddesinin uygulanması,
Kanuna aykırı ve sanık ...’ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu husus 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak, TCK’nın 125/4. maddesinin tatbikine dair kısım çıkartılıp, uygulamaya göre de, sonuç hapis cezasının “10 Ay”a indirilmesi suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15/02/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.