Görevi kötüye kullanma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığının 10.10.2017 tarih ve 2016/5275-2017/6304 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Trabzon 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 20.11.2017 tarih ve 2017/2912 değişik iş sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 25.07.2018 gün ve 94660652-105-61-2792-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02.08.2018 gün ve 2018/67672 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre, müşteki ... ’nın, ... ... ve diğer şüpheliler hakkında PDY (FETÖ) terör örgütü kapsamında Karadeniz Teknik Üniversitesi rektörlük seçimlerini etkilediklerinden ve üniversitenin idari işleyişini kontrol altına almak suretiyle görevi kötüye kullandıklarından bahisle şikâyetçi olması üzerine Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/5275 soruşturma sayılı dosyası üzerinden, daha önceden Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/7202 soruşturma sayılı dosya üzerinden yapılan soruşturma neticesinde şüphelilerin Karadeniz Teknik Üniversitesinde görev yaptıklarından 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunu gereğince soruşturma açılmasında Yüksek Öğretim Kurumunun yetkili olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilen dosyanın bir örneğinin iş bu dosya arasına alındığı, 2016/5275 soruşturma sayılı dosya üzerinde soruşturma devam ederken şüpheli ...’in Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığın 2015/7202 soruşturma sayılı dosyasında 09.10.2015 tarihli araştırma raporunu hazırlayan Trabzon İl Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde görevli... ile 203962, 227570, 231010 ve 273302 sicil numaralı polis memurlarının araştırma raporunu hazırlarken yetkisini aşarak müşteki ve bilgisine başvurulanların ifade etmediği suçlamaları gazetelerin kulis haberlerinden faydalanarak kendi yorum ve değerlendirmeleriyle kendisini hedefe koymak suretiyle yıpratma gayretine girdiklerinden bahisle şikâyetçi olması üzerine başlanan 2016/3156 soruşturma sayılı dosya ile mevcut 2016/5725 soruşturma sayılı dosya arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu gerekçesiyle Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/3156 soruşturma sayılı dosyası üzerinden birleştirilmesine karar verildiği ve yapılan soruşturma sonucunda Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığınca, Trabzon Emniyet Müdürlüğünde görevli Tem Şube Müdürü... ile 203962, 227570, 231010 ve 273302 sicil numaralı polis memurlarının adlî görevi kötüye kullanma kastı ile hareket ettiklerine dair herhangi bir delil bulunmaması sebebiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de,
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan kanunun 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda şikâyete konu http://takaonline.com/köşeyazısı/rektörlük-kulisi,erken-başladı/ haber yazısının getirtilerek incelenmesi, yazı içeriğinin araştırma raporuna alınarak herhangi bir ibarenin eklenip eklenmediğinin tespit edilmesi ve şüphelilerin ifadeleri alınarak ilgili haberi hangi amaçla araştırma raporuna eklediklerinin sorularak sonucuna göre, şüphelilerin görevi kötüye kullanma ve/veya iftira suçları açısından hukukî durumlarının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İncelenen dosya içeriğine göre, kanun yararına bozma isteminin kapsamı ile soruşturmanın TCK‘nın 257. maddesinde düzenlenen “Görevi kötüye kullanma” suçuna yönelik olması karşısında; 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun işbölümüne ilişkin 09.02.2018 tarih ve 2018/1 sayılı kararı ile Yargıtay Kanunu"nun 14. maddesine göre kanun yararına bozma istemini inceleme görevinin 5. Ceza Dairesine ait olduğu anlaşıldığından, dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli daireye TEVDİİNE, 08.10.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.