15. Ceza Dairesi 2018/4816 E. , 2018/6376 K.
"İçtihat Metni"Bedelsiz senedi kullanma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 04.01.2018 tarih ve 2017/219809-2018/3940 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul Anadolu 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 16.02.2018 tarih ve 2018/1550 değişik iş sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 27.06.2018 gün ve 94660652-105-34-8200-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05.07.2018 gün ve 2018/58021 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Somut olayda müştekinin, borcu olmadığı halde şüphelinin bedelsiz kalan senetleri icraya koyarak oturmadığı adrese ve tanımadığı bir şahsa tebligat yaptırtarak haciz yoluna başvurduğunu belirterek şikâyetçi olması üzerine, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca şüphelinin üzerine atılı suçu işlediğine dair delil bulunmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, müştekinin şikâyet dilekçesinde belirttiği diğer şüpheli ... Aslan"ın kimlik ve adres bilgilerinin tespit edilerek ifadesinin alınması, İstanbul Anadolu 12. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2016/249 esas sayılı icra takibine karşı açılan menfi tespit davası dosyasının getirtilerek incelenmesi, icra takibinin yapıldığı adresin kime ait olduğunun ve söz konusu adreste müştekinin oturup oturmadığının tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Şikayetçinin borcu olmadığı halde hakkında çıkarılan ödeme emrinin hiç tanımadığı birine tebliğ ettirilmesi suretiyle takibin kesinleştirilmesinin sağlandığının iddia edildiği olayda; tebligatta ismi geçen ...’ın kimlik ve adres bilgileri tespit edilip ifadesi alınarak gerçekten şikayetçinin yeğeni olup olmadığı ve aynı evde ikamet edip etmedikleri sorulmadan ve icra takibinin yapıldığı adresin kime ait olduğu belirlenmeden, aynı şekilde senetlerin arkasında bulunan ciroların gerçek şahıslara ait olup olmadıkları araştırılıp, gerçek kişilerse ifadeleri alınmadan, yine taraflar arasında bulunan İstanbul Anadolu 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/249 esas sayılı icra takibine konu menfi tespit dosyası ile takibe konulan senet asılları getirtilip incelenmeden, yine şikayetçinin elinde bulunan senet asılları istenilerek icra takibine konulan senetlerle aynı olup olmadığı, cirantalarının kim olduğu araştırılıp, elde edilen delillere göre, dolandırıcılık veya bedelsiz senedin kullanılması suçlarının oluşup oluşmadığı değerlendirilmeden eksik soruşturmayla kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görülmekle, İstanbul Anadolu 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 16.02.2018 tarih ve 2018/1550 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 08.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.