Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1565
Karar No: 2022/713
Karar Tarihi: 27.01.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/1565 Esas 2022/713 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, borç para karşılığında verdiği senedin tahsil edilememesi sonucu davalı ile görüşüp süre talep ettiğini ancak icra tehdit ve baskısı sonucu dava konusu senedi verdiğini, bu senedin de aynı borç için verildiğini öne sürerek senedin iptalini istemiştir. Mahkeme, davacının iddialarını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. İcra takibi sırasında davalı tazminat talebinde bulunduğu için asıl alacağın %40'ı oranında tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine hükmedilmiştir. Davacı vekili kararı temyiz etmiş ancak mahkemenin verdiği kararın isabetli olduğu gerekçesiyle temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. Kararda, Ticari İşler Kanunu'nun 6. maddesi ve İcra ve İflas Kanunu'nun 72/3. maddesi de belirtilmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2020/1565 E.  ,  2022/713 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 15. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 18.07.2017 tarih ve 2017/132 E. - 2017/459 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 25.01.2022 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Av.... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; müvekkilinin davalıdan aldığı 13.000,00 TL tutarındaki borç para karşılığında davalıya 12/04/2010 ödeme tarihli 20.000,00 TL tutarındaki senedi tanzim ederek verdiğini, vade tarihinde ödeme yapamaması üzerine davalı ile görüşen müvekkilinin ödeme için süre talep ettiğini, davalının icra tehdit ve baskısı ile süre mukabilinde dava konusu 29/05/2010 vade tarihli 32.000,00 TL tutarındaki senet karşılığında istenen süreyi verdiğini, ancak ilk senedin müvekkiline geri verilmediğini, her iki senedin de aynı borç için alındığını, davalının bulunduğu mahalde tefecilik olarak tabir edilen insanların zor durumundan yararlanmak sureti ile hukuka aykırı surette haksız kazanç sağlama ile iştigal ettiğini, davalı tarafından başlatılan takip sonucunda müvekkili tarafından icra dosyasına ödeme yapıldığını ileri sürerek müvekkili aleyhine icra takibine konu edilen 29/05/2010 vade tarihli 32.000,00 TL tutarındaki senedin iptaline, bu senet dolayısıyla icra dosyasına yapılan 32.000,00 TL asıl alacak, faiz masraflar, vekalet ücreti vs. olmak üzere toplam 48.849,01 TL'nin ödeme tarihinden itibaren reeskont avans faizi ile birlikte istirdadına ve icra dosyasına ödenen para üzerine tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; dava konusu bononun sebepten mücerret olduğunu, icra dosyasındaki paranın ödenmemesi hususunda ihtiyati tedbir kararı verildiğinden % 40 oranında tazminatına hükmedilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrasında yapılan yargılamada iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre dava konusu senedin altındaki imza ve içeriğinin davacı tarafından inkar edilmediği, TMK’nın 6. maddesi gereğince kural olarak davacının iddiasını ispatla yükümlü olduğu, ancak gerek dayanak yapılan soruşturma dosyası ve gerekse tüm dosya kapsamında davacı iddiasının dayandığı maddi olguları ve davasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar kesinleşmiş olmakla bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, İİK nın 72/3 maddesine göre davalı tarafın tazminat isteğinin kabulü ile dava konusu edilen icra takibindeki asıl alacağın % 40'ı oranında tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınmadığı anlaşılan 80,70 TL. temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 27/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi