16. Hukuk Dairesi 2014/19031 E. , 2015/2465 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında ........ Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 2886 parsel sayılı 1.609,64 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı, ..."ın kullanımında bulunduğu şerhi verilerek bağ vasfıyla davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ... çekişmeli taşınmazın bir bölümünün kendi zilyetliğinde bulunduğu iddiasıyla adına zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 2886 parsel sayılı taşınmaza ait kadastro tutanağının yüzölçümü hanesinin iptali ile 1.011,34 metrekare yüzölçümü ile Hazine adına tapuya tesciline, bu bölümün kadastro tutanağının beyanlar hanesinin olduğu gibi bırakılmasına, 13.05.2014 tarihli fen bilirkişileri raporu ekindeki krokide (B) ve (C) harfleri ile gösterilen taşınmaza bir bütün halinde son parsel numarasının verilmesi suretiyle tarla vasfıyla ve 598,30 metrekare yüzölçümü ile Hazine adına tapuya tesciline, oluşturulacak tutanağın beyanlar hanesine “tamamı 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılan sahada kalmaktadır. Kullanıcısı ..... oğlu ..."tır” ibaresinin şerh edilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiş, mahkemece davalı ..."ın temyiz talebi, 05.09.2014 tarihli ek karar ile temyiz talebinin süreden reddine karar verilmiş; verilen ek karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Ek kararı temyiz eden davalı ... vekiline gerekçeli kararın tebliğine ilişkin tebliğ belgesinde, muhatabın adreste bulunmama nedeni açıklanmadığı gibi adreste bulunmama halinde keyfiyetin tebliğ olunacak şahsa haber verilmesi için mümkün olan en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya bildirildiğine ilişkin bir ibareye de rastlanılmaması nedeniyle 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21. maddesi uyarınca hükmün tebliğinin usulsüz olduğu anlaşıldığından ek karara yönelik temyiz talebinin kabulü ile mahkemenin 05.09.2014 tarihli ek kararının ortadan kaldırılmasına,
2- Davalı Hazine temsilcisi ve davalı ... vekiline esasa ilişkin temyiz inceleme itirazları yönünden; Anayasamızın 141. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297 ve 298. maddeleri, mahkeme kararlarının "gerekçe" içermesini zorunlu kılmaktadır. Anılan maddeler uyarınca gerekçe, "iki tarafın iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri" içermelidir. Başka bir deyişle gerekçe;
hüküm fıkrasında yazılı sonuçlara nasıl varıldığının tereddüte yer bırakmayacak şekilde açıklanmasıdır. Kararın gerekçesi ile hüküm fıkrası birbirine sıkı sıkıya bağlı olup uyumlu bulunması zorunludur. Somut olayda mahkemece, gerekçeli kararın gerekçe bölümünde "başka bir taşınmaza ilişkin, farklı bir dosya ile ilgili delillerin tartışılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş" dendikten sonra hükmün sonuç bölümünde, davanın kısmen kabulüne dair hüküm kurulmuştur. Mahkemece yukarıda işaret edilen yasal düzenlemelere karşın çekişme konusu taşınmaza ilişkin olaylar değerlendirilmeden ve hukuksal gerekçe gösterilmeden hüküm kurulmuş olması isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisi ve davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve yasaya aykırı bulunan kararın BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 19.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.