Esas No: 2020/4213
Karar No: 2022/700
Karar Tarihi: 27.01.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/4213 Esas 2022/700 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/4213 E. , 2022/700 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Polatlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 08.10.2019 tarih ve 2018/198 E. - 2019/330 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasında 09/06/2005 tarihinde akdolunan Eskidji Bölge Ortaklık Sözleşmesi kapsamında müvekkilinin üstlendiği edimlerini ifa ettiği halde davalı tarafından akdin haksız şekilde feshedildiğini, müvekkilinin hak ettiği komisyon bedelinin davalı tarafından ödenmediği gibi bu fesih sonucu müvekkilinin itibar kaybına uğrayarak manen zarar gördüğünü ileri sürerek, fazlaya dair hakları ve manevi tazminat talepleri saklı kalmak kaydıyla tahminen 50.000,00 TL tutarındaki zararlarının şimdilik 7.000,00 TL'sinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Yargılama sonrasında ıslah dilekçesi sunarak, talebini 150.000,00 TL'ye yükseltmiş ve söz konusu alacak tutarlarına dava ve ıslah tarihinden itibaren ticari faiz işletilerek davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacı iddialarının doğru olmadığını, müvekkili tarafından akdin haklı şekilde feshedildiği ve davacının müvekkilinden herhangi bir alacağının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılanma sonucunda, taraflar arasında bölge ortaklığı sözleşmesi bulunduğu, bu sözleşmeye göre davacının Francheise alan davalı Eskidjinin ise Francheise veren konumunda olduğu hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın davacının sözleşme gereğince taahhüt ettiği yükümlülükleri ifa edip etmediği, davalının sözleşmeyi haksız feshedip etmediği, davacının taahhüt ettiği iş hacmine ulaşıp ulaşmadığı, davalının feshi sebebiyle tazminat ödemekle sorumlu olup olmadığı ve sorumlu olduğu miktara ilişkin olduğu, dosya içersinde bulunan sözleşme, faturalar, ihtarname, satıcı bilgi formları, taşınmaz satışına ilişkin veriler ve bilirkişi raporu ile birlikte incelendiğinde, davacıya düşen komisyon alacak bedelinin 30.016,16 TL olduğunun tespit edildiği, davalının zararı tazminle sorumlu olacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, 30.016,16 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davacının komisyon ve portföy tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde 7.000,00 TL'nin tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesinde ise talebini 143.000,00 TL daha artırmış ve alacak tutarlarına dava ve ıslah tarihinden itibaren ticari faiz işletilerek davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 30.016,16 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ise de, mahkemece 30.016,16 TL alacağın 7.000.00.-TL’sine dava, bakiye kısmına ise ıslah tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilmesi gerekirken hükmedilen alacağın tamamına dava tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine hükmedilmesi doğru olmayıp, hükmün bu yönden bozulması gerekir ise de anılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan ‘‘30.016,16 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte’’ kısmının çıkarılarak yerine ‘‘ 7.000.00.-TL dava tarihinden, 23.016,16 TL’nin ise ıslah tarihi olan 25.02.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte’’ ibaresinin eklenerek kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 27/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.