
Esas No: 2015/12221
Karar No: 2018/6351
Karar Tarihi: 04.10.2018
Nitelikli dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/12221 Esas 2018/6351 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında; nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından beraat
2-Sanık ... hakkında; nitelikli dolandırıcılık suçundan beraat
Nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanıklar ..., ... ve ..."ün, özel belgede sahtecilik suçundan sanık ..."nun beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili ile sanıklar ..., ... ve ... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklar ..., ... ve ... müdafiinin temyiz isteminin vekalet ücretine yönelik olduğu belirlenip adı geçenlerin temyiz istemi yönünden bu taleple sınırlı olarak yapılan incelemede:
Sanıkların, ... Cihazları Elektrik Elektronik Turizm Özel Sağlık San. Tic. Ltd. Şti. olarak Şekerbank Bornova Şubesi’nden kredi talebinde bulundukları, kredi sözleşmesini şirket adına ve müşterek kefil sıfatıyla bireysel olarak imzaladıkları, ayrıca müşteki ...’ün de adını adı geçenin bilgi ve rızası dışında müşterek kefil olarak yazıp imzaladıklarının iddia edildiği somut olayda, sözleşme üzerine sahte olarak atılan imzanın sanık ..."nun el ürünü olduğu, bu nedenle diğer sanıkların özel belgede sahtecilik suçunu işlemediklerinin sabit olduğuna, ayrıca bahse konu kefalet imzasının olmaması halinde dahi kredi verilmesinin mümkün bulunması nedeniyle dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığına ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, sanıklar ..., ... ve ..."ün özel belgede sahtecilik suçunu işlemediklerinin sabit olduğu, ayrıca tüm sanıkların üzerine atılı dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13.maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanıklar ..., ... ve ... lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün ilgili kısmına "sanıklar ..., ... ve ... kendilerini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 2.640 TL vekalet ücretinin Hazineden alınarak sanıklara verilmesine" fıkrasının eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.