2. Ceza Dairesi Esas No: 2011/26089 Karar No: 2013/6484 Karar Tarihi: 28.03.2013
Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2011/26089 Esas 2013/6484 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kocaeli 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, aynı hat üzerinden birden fazla hakaret içeren mesajlar göndererek kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçu işlemiştir. Mahkeme, sanık hakkında hapis cezası verip, bu cezanın adli para cezasına çevrilemeyeceğini gözetmeyerek yanlış bir karar vermiş ve manevi zararın da tazmini gerektiği halde sadece maddi zararın yer aldığını belirtip zararın tazmin edilmediğini söyleyerek sanık için uygulanacak maddeyi yanlış tespit etmiştir. Bu nedenle hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şöyledir: Kamu görevlisine hakaret suçu 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/1-3-a maddesinde yer alırken, adli para cezasına çevrilememe durumu 5237 sayılı TCK'nun 50/2 maddesinde düzenlenmiştir. Ayrıca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması hali 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5 maddesi ile düzenlenir.
2. Ceza Dairesi 2011/26089 E. , 2013/6484 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 4 - 2008/166966 MAHKEMESİ : Kocaeli 1. Sulh Ceza Mahkemesi TARİHİ : 26/02/2008 NUMARASI : 2007/387 (E) ve 2008/120 (K) SUÇ : Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5237 sayılı TCK.nun 125/1-3-a maddesindeki seçenek yaptırımlardan hapis cezasının tercih edilmesi halinde, aynı kanunun 50/2. maddesi uyarınca bu cezanın adli para cezasına çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi ve aynı cep telefonu hattından, değişik zamanlarda, katılana, birden fazla hakaret içeren mesaj gönderdiği sabit olan sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 43. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedenleri yapılmamış, dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Katılanın bir tazminat istemi bulunmadığı gibi dosyaya yansıyan bir zararının da belirlenemediği ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde nazara alınacak zararın maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığı gözetilmeden, “şikayetçi taraf uzlaşmak istemeyip, bu suç nedeni ile uğradığı zararının tazminini de talep etmediğinden” şeklindeki dosya içeriğine uygun olmayan, yetersiz gerekçe ile sanık hakkında 5271 sayılı CMK.nun 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 28.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.