12. Ceza Dairesi 2015/3203 E. , 2016/12405 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : Her iki sanık hakkında; 5271 sayılı CMK"nın 223/2-a maddesi uyarınca Beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
2863 sayılı Kanunun 65. maddesinin, 20/08/2016 tarihinde kabul edilip, 07/09/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6745 sayılı Kanunun 25. maddesi ile değiştirildiği ve anılan değişikliğin, “izinsiz inşai ve fiziki müdahale” fiili yönünden, 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile değişik 65. maddesine göre aleyhe bir düzenleme getirdiği dikkate alınarak yapılan incelemede;
2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde 6498 sayılı Kanun ile getirilen değişikliğin amacının, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı ya da sit alanı olarak tescil kararlarının, ilgililerince öğrenilmesini sağlamak olduğu, başka bir deyişle, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları yönünden tebliğ; sit alanları yönünden Resmi Gazete"de yayım ve internet üzerinden duyuru kurallarının, kişilerin, sahip oldukları veya kullandıkları taşınmazların durumunu bilmelerini ve ona göre hareket etmelerini sağlama amacı taşıdığı, belirtilen kuralların, 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde düzenlenen suçun oluşumu için şekil şartı niteliği bulunmayıp, aksi yöndeki kabulün, 6498 sayılı Kanunun amacına da ters düşeceği;
Sözü edilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, şerhin varlığına veya tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği;
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde; ...II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 14/02/1996 tarih ve 5576 sayılı kararı ile tescilli 2. derece doğal sit alanı içerisinde yer alan ... Sitesi"ndeki sanık ..."a ait bağımsız bölümde, müteahhit olan sanık ... tarafından izinsiz inşai ve fiziki müdahale gerçekleştirildiğinin iddia olunduğu, kolluk kuvvetlerince düzenlenen 06/03/2013 tarihli tutanakta, binada dış sıva yapıldığının, kapı ve pencerelerin söküldüğünün, bina iskeletine ait malzemelerin değiştirildiğinin belirtildiği, ... İl Özel İdaresi İmar ve Kentsel İyileştirme Müdürlüğünce düzenlenen 03/05/2013 tarihli yapı tatil zaptı ile de, zemin katta ortak kullanılan merdivenin yanına, 3.20 x 2.40 metre ebadında oda ilavesi yapılmış olduğu belirlenerek, mühürleme işlemi uygulandığı anlaşılmakla;
Sanık ..."ın, 2. derece doğal sit alanı içerisindeki taşınmaz üzerinde gerçekleştirilen inşai müdahale sürecine yönelik savunmasının alınması, bölgenin 2. derece doğal sit alanı olarak belirlenmesine dair kurul kararları ile anılan kararların ilanına ilişkin bilgi - belgelerin getirtilmesi, ayrıca, suça konu taşınmaz ile ilgili olarak, ... ... ile ... İl Özel İdaresi İmar ve Kentsel İyileştirme Müdürlüğü"nde mevcut tüm doküman, proje ve fotoğraflar celp edilip, soruşturma aşamasında rapor düzenleyenlerden farklı fen ve inşaat bilirkişileri refakate alınmak suretiyle olay yerinde keşif yapılması, 06/03/2013 tarihli kolluk tutanağı ile 03/05/2013 tarihli yapı tatil zaptına konu müdahaleler yerinde tespit edilerek, niteliklerinin (basit - esaslı), kullanılan malzemelerin cinsi, yıpranma durumu, renk solmaları, paslanma ve karbonlaşma gibi teknik verilerin yanı sıra, taşınmazın eski halini yansıtan fotoğraflar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle yapılış zamanlarının tereddütsüz şekilde belirlenmesi, ... İl Özel İdaresi bünyesinde “suç tarihi itibariyle” faaliyette olan koruma uygulama ve denetim bürosu bulunup bulunmadığı, bulunması halinde, suça konu taşınmazın, koruma uygulama ve denetim bürosunun yetki alanı kapsamında kalıp kalmadığı hususlarının araştırılması, böylece, suçun unsurları bütünüyle ortaya konulduktan sonra ulaşılacak kanaate göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, sanık ..."ın savunması alınmadan, eksik araştırma ve 6498 sayılı Kanun değişikliğine yönelik hatalı değerlendirme ile beraate dair hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 03/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.