Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/10885
Karar No: 2013/1235
Karar Tarihi: 08.02.2013

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/10885 Esas 2013/1235 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2012/10885 E.  ,  2013/1235 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

    ... ve Hazine ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nden verilen 20.03.2012 gün ve 189/79 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacı ... dava dilekçesinde; kadastro çalışmaları sırasında Maliye Hazinesi adına tespit ve tescil edilen 117 ada 10 sayılı parselin kendisine ait olduğunu, ölçüm sırasında tarla olarak adına yazılması gerekirken davalı Maliye Hazinesi adına yazıldığını, söz konusu parselin esasen ... Köyü idari sınırları içerisinde kaldığı halde, kadastro çalışmaları sırasında her ne nasılsa ... Köyü sınırlarına dahil edilerek kadastrosunun yapıldığını, 80-90 yıldan beri aralıksız-çekişmesiz ve malik sıfatıyla taşınmaz üzerinde zilyetliği bulunduğunu açıklayarak Hazine adına bulunan taşınmaza ait tapu kaydının iptali ile mirasçı olan kardeşleri ..., ..., annesi ... ve kendi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine temsilcisi, 12.7.2011 tarihli yargılama oturumunda davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Davalı ..."ne yöntemine uygun bir biçimde dava dilekçesi tebliğ edilmesine karşın yargılama oturumlarına katılmamıştır.
    Mahkemece; “…davacı ...’ya 25.10.2011 tarihli yargılama oturumu ara kararıyla 80 TL gider avansını yatırması için 2 haftalık kesin süre verildiğini, bu süre içerisinde gider avansını yatırmaması halinde davanın reddine karar verileceği konusunda uyarı yapıldığını, kesin sürenin son günü 8.11.2011 olduğu halde davacının verilen kesin süre içinde gider avansını yatırmadığını… gerekçe göstermek suretiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine” karar verilmesi üzerine hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastrodan önceki kazanmayı sağlayan zilyetlik ve muristen intikal hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK.713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunun 14.maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır.
    Mahkemece, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmişse de, Mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Uyuşmazlık konusu taşınmaz
    -2-
    2012/10885-2013/1235

    1.9.2008 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında belgesizden tarla niteliğiyle davalı Hazine adına tespit edilmiş, kadastro tutanağının 6.1.2009 tarihinde kesinleşmesiyle Maliye Hazinesi adına tapu kaydı oluşmuştur. Tapu iptali ve tescil davalarında, kural olarak; dava kayıt malikine, kayıt maliki ölü ise mirasçılarına yöneltilerek açılır. Taşınmaz Hazine adına tapuda kayıtlı olup, davacı davasını doğru hasma yönelterek açmıştır. Bu nedenle Köy Tüzel Kişiliğine dava yöneltilemez. Köy tüzel kişiliğine yöneltilen davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru değil ise de, Köy Tüzel Kişiliği tarafından hüküm temyiz edilmediğinden bu husus, bu nedenle bozma nedeni yapılmamıştır. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre dava konusu taşınmaz davacının miras bırakanı ... tan kaldığı anlaşılmaktadır. ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 26.8.2011 tarih ve 2011/1071 Esas, 2011/1184 Karar sayılı veraset belgesine göre miras bırakan ...’un 20.7.1999 tarihinde vefat ettiği, geriye mirasçı olarak eşi ..., davacı ..., kızı ... ve oğlu İrfan Baykuş’u bıraktığı, adı geçen ve dava dışı kalan mirasçıların 25.10.2011 tarihli yargılama oturumuna gelerek açılan davaya olur verdiklerini bildirdiklerinden ve imzaları alındığından davacı bakımından dava koşulunun yerine getirildiği ve taraf teşkilinin sağlandığı görülmektedir.
    Eldeki dava 23.5.2011 tarihinde açılmıştır. Mahkemece 25.10.2011 tarihli yargılama oturumu ara kararının 4 nolu bendi ile keşif gününü belirlemiş ve gerekli gider kalemlerini tek tek belirterek toplam 594,20 TL keşif giderinin davacı tarafından keşif gününden önce Mahkeme veznesine depo edilmesini karara bağlamış, aynı ara kararının 6 nolu bendi uyarınca da “davacının 80 TL gider avansını yatırması için kendisine 2 haftalık kesin süre verilmesine, bu süre içerisinde avansın yatırılmaması halinde davanın reddine karar verileceği konusunda uyarı yapılmasına (yapıldı)” denilmiştir. Mahkemece, verilen süre içerisinde gider avansını yatırmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verildiği belirlenmiştir. HMK.nun 114/1-g bendi uyarınca davacının yatırması gereken gider avansının yatırılmamış olması koşulunu dava şartları arasında saymıştır. Aynı Kanunun120/1.fıkrasında; “davacı, yargılama harçlarıyla her yıl Adalet Bakanlığı’nca çıkarılacak Gider Avansı Tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken Mahkeme veznesine yatırmak zorundadır, açıklamasına yer verilmiş, aynı maddenin 2.fıkrasında ise, avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması halinde, Mahkemece bu eksikliğin tamamlanması için davacıya 2 haftalık kesin süre verilir”. denilmek suretiyle emir niteliğindeki bir ibareye ver verilmiştir.
    Dosya üzerinde yapılan incelemede, dava dilekçesine ekli “PTT Genel Müdürlüğü Tahsilat/Ödeme Belgesi-Haber Kağıdı” başlığını taşıyan 18.11.2011 tarihinde davacı tarafından gönderilen paranın Mahkeme dosyasın ödendiği belirlenmiştir. Sözü edilen makbuz üzerinde havale ödeme ibaresi bulunmaktadır. Öte yandan davacı temyiz dilekçesinde; 25.10.2011 tarihli celsede verilen 2 haftalık kesin sürenin doğru olduğunu, gider avansının nereye yatırılacağı konusunda ara kararında bir açıklama olmamasına karşın Kangal Sulh Hukuk Mahkemesi"nin veznesine söz konusu gider avansını yatırmak için başvurduğunu, ancak görevli şahsın bugün Uyap sisteminin çalışmadığını, görev yaptığınız Kilis İlinde de söz konusu giderin PTT havalesiyle gönderilebileceğini ve hesaba geçeceğini açıklaması üzerine bu nedenle 80 TL gider avansını 4.11.2011 tarihinde aynı nitelikteki “PTT havale kabul” belgesiyle Kilis’teki birime yatırdığını, makbuzun dilekçe ekinde olduğunu açıklayarak diğer nedenlerde göz önünde bulundurularak hükmün bozulmasını istemiştir.
    Gerçekten de temyiz dilekçesi ekinde 80 TL gider avansının 4.11.2011 tarihinde

    -3-
    2012/10885-2013/1235

    “kabul havale” makbuzuyla ... Merkez PTT gişesine yatırdığı belgelenmiştir. Kesin süre 25.10.2011 tarihinden itibaren verildiğine ve sürenin son günü olan 8.11.2011 tarihinde 4 gün önce yani 4.11.2011 tarihinde PTT veznesine yatırdığına göre verilen kesin süre içerisinde davacı tarafından gider avansını yatırıldığının kabulü gerekir. PTT’deki gecikmelerden doğan sorumluluk davacıya yükletilmez. Kaldı ki, davacı gerekli çabayı göstermiş olup,... Adliyesi"ne gittiği gider avansını yatırmak istediği ve Uyap sisteminin çalışmaması nedeniyle avansının yatırılmadığı, görev yaptığı Kilis İline döndüğü anlaşılmaktadır. Bu davranışıyla, davacının kendisinden beklenen uğraşıyı ve asgari iyi niyeti gösterdiği açıktır.
    Bundan ayrı, Mahkemece 25.10.2011 tarihli yargılama oturum ara kararının 6 nolu bendi uyarınca sadece, “ 80 TL gider avansının…” yatırılması için kesin süre verilmesine denilmiş, avansın hangi amaç ve yapılacak iş için istenildiği ara kararında açıklamamıştır. Sadece tarifedeki ibare esas alınarak ara kararı verilemez. Gider avansının hangi amaç ve işler için istenildiğinin de ara kararında hiç bir duraksamaya yer vermeyecek biçimde belirtilmiş olması gerekir. Verilen ara kararının bu yönüyle usulüne uygun olmadığı ve Yargıtay uygulamasına da aykırı olduğu görülmektedir.
    Davacının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK. nun geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK. nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK"nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve istek halinde 21,15 TL peşin harcın temyiz eden davacıya iadesine 08.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi