13. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/2312 Karar No: 2019/6103 Karar Tarihi: 14.05.2019
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2019/2312 Esas 2019/6103 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2019/2312 E. , 2019/6103 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR
Davacı, davalı taraf ile 01.11.2011 tarihli avukatlık hizmet sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme ve davacıdan alınmış bulunan vekaletname ile avukat olan davacı asilin davalıya temsil hizmeti vermeye başladığını, vekillik görevinin tam ve eksiksiz olarak ifası devam ederken sebepsiz azilname ile davalının davacı avukatı azlettiğini, hak edilen avukatlık ücretinin ihtara rağmen ödenmediğini ileri sürerek 300.00,00.-TL avukatlık ücretinin ihtar tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğine rağmen davaya yanıt vermeyerek usul yasasının amir hükmü gereğince davayı inkar etmiştir. Mahkemece; davanın kabulüne, 300.000,00-TL vekalet ücret alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, eldeki dava ile ödenmemiş olan avukatlık ücreti alacağının tahsilini talep etmiş, mahkemece tüm deliller toplanmak ve bilirkişi görüşü de alınmak suretiyle davanın kabulü ile dava konusu edilen alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermiştir. Ancak; dava konusu alacağa ilişkin yargılama öncesinde davalı tarafa noter eliyle ihtarname gönderilmek suretiyle borcun karşılanması istenmiş, bu ihtarname 28.11.2011 tarihinde davalı yanca tebellüğ edilmesine rağmen ihtar ile verilen süre sonu olan 06.12..2011 tarihi itibariyle de davalı borçlunun temerrüdü gerçekleşmiştir. O halde, mahkemece, temerrüt tarihi itibariyle faiz yürütülmesi gerekirken, dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki, yukarıda gösterilen bu yanlışın düzeltilmesi için yeniden yargılama yapılması gerekmeyip hükmün düzeltilerek onanması usulün 438/7 maddesi gereğidir. SONUÇ; Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle gerekçeli kararın hüküm başlıklı bölümünün birinci bendinde yer alan “..dava tarihinden itibaren ..” ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine “06.12.2011 tarihinden itibaren” ibaresinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.