Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Dosya kapsamından suça sürüklenen çocuk hakkındaki tek delilin müştekiye yaptırılan 3 numaralı fotoğraf teşhisi olduğu, müştekinin suça sürüklenen çocuk hariç bir kişi hakkında daha 12.05.1015 tarihinde 6 no"lu fotoğraf üzerinden kesin teşhis yaparak "Diğer sanık bu şahıstı, az Türkçe biliyordu ve beni oyalıyordu" demesi üzerine dinlenen 6 numaralı şahıs ..."nın olay tarihinde cezaevinde bulunduğunu ispatlaması ve Suriyeli olmayıp Türk vatandaşı olduğunun ortaya çıkması karşısında, muteber beyanları olmadığı anlaşılan müştekinin teşhisleriyle ilgili suça sürüklenen çocuk lehine şüphe oluştuğu, "şüpheden suça sürüklenen çocuk yararlanır" genel ilkesi de gözönüne alındığında, suça sürüklenen çocuğun hükümlülüğüne yeterli, hukuka uygun, kuşkudan uzak, kesin, yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, beraati yerine yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuğun temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 06.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.