2. Ceza Dairesi Esas No: 2011/26574 Karar No: 2013/6370 Karar Tarihi: 27.03.2013
Basın yoluyla hakaret - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2011/26574 Esas 2013/6370 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir kişinin basın yoluyla hakaret suçu işlediği iddiasıyla açılan davanın zaman aşımı süresinin belirli olduğunu ve bu sürenin belirli şartlar altında başladığını belirtmiştir. Bu nedenle, dosyadaki delillerin incelenmesi sonrasında, davaya zamanında başlanmadığı sonucuna varılmış ve sanığın beraatine karar verilmiştir. Kararda, 5187 sayılı Basın Kanunu'nun 26. maddesi ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Basın Kanunu'na göre, basılan eserler yoluyla işlenen suçlar için açılacak ceza davalarının belirli bir zaman içinde başlatılması gerekmektedir. Ceza Muhakemesi Kanunu ise, iddianamenin kabul edilmesiyle birlikte kovuşturma evresinin başladığını belirtmektedir.
2. Ceza Dairesi 2011/26574 E. , 2013/6370 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Basın yoluyla hakaret HÜKÜM : Beraat
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 5187 sayılı Basın Kanununun hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 26. maddesi uyarınca “Basılmış eserler yoluyla işlenen veya bu Kanunda öngörülen diğer suçlarla ilgili ceza davalarının günlük süreli yayınlar yönünden iki ay, diğer basılmış eserler yönünden dört ay içinde açılması zorunludur. Bu süreler basılmış eserlerin Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edildiği tarihten başlar. Basılmış eserlerin Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edilmemesi halinde yukarıdaki sürelerin başlama tarihi, suçu oluşturan fiilin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından öğrenildiği tarihtir. Ancak bu süreler, Türk Ceza Yasasının dava zamanaşımına ilişkin maddesinde öngörülen süreleri aşamaz" ve 5271 sayılı CYY.nın 175/1. maddesinde “İddianamenin kabulüyle, kamu davası açılmış olur ve kovuşturma evresi başlar” hükümlerinin öngörülmesi karşısında; Sanık hakkında günlük süreli yayın yapan ..., ve Haber isimli gazetelerin 21/11/2007 tarihinde basılan nüshalarının Emniyet Müdürlüğü tarafından 12/12/2007 tarihinde Savcılığa teslim edildiği, bu nedenle günlük süreli yayınlarda hak düşürücü nitelikte olan iki aylık sürenin Kars Cumhuriyet Başsavcılığının suçtan haberdar olduğu 12/12/2007 günü başlayacağı, 05/03/2008 tarihinde düzenlenen iddianamenin 21/03/2008 tarihinde kabul edildiği ve kamu davasının da bu tarihte açılmış sayılacağı gözetildiğinde, günlük süreli yayın hakkında kamu davasının 5187 sayılı Yasanın 26/1-2 maddesinde belirtilen ve kovuşturma koşulu olan iki aylık süre içinde açılmadığının anlaşılması karşısında, 5271 sayılı CYY.nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkındaki davanın düşürülmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeyerek, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, bozmayı gerektirdiğinden katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Yasanın 322. maddesine göre bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5187 sayılı Basın Yasasının 26. ve 5271 sayılı CYY.nın 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının DÜŞÜRÜLMESİNE, 27/03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.