Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2010/1430 Esas 2010/4113 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/1430
Karar No: 2010/4113
Karar Tarihi: 03.05.2010

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2010/1430 Esas 2010/4113 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2010/1430 E.  ,  2010/4113 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili, davalının Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı olduğu aracın uğradığı kaza sonucu müvekkillerinin murisi ... ’ün öldüğünü, müvekkillerinin destekten yoksun kaldıklarını ve davalının bundan sorumlu olduğunu ileri sürerek, ıslahla birlikte toplam 50.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, sürücünün kendi kusurundan davacıların yararlanamayacağını savunmuştur.
    Mahkemenin, kazada ölen sürücü desteğin kusurunun bulunmadığı, tüm kusurun işletende olduğu gerekçesiyle, davanın ilk ıslah miktarı olan 48.081,60 TL"nin temerrüt faiziyle tahsiline ilişkin kısmen kabulüne ilişkin kararı Yargıtay 11.Hukuk Dairesi tarafından davalı yararına bozulmuştur.
    Mahkemece, uyulan bozma ilamı uyarınca alınan bilirkişi raporuna göre, tüm kusurun dava dışı işletende olduğu gerekçesiyle, davanın ilk karardaki gibi 48.081,60 TL üzerinden kısmen kabulüne, bu meblağın temerrüt faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasına dayalı tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, önceki bozma ilamına uyulmuş ise de; bozma ilamında belirtildiği şekilde bir araştırma yapılmamıştır. Bozma ilamında ve bozma üzerine alınan ek raporda belirtildiği gibi, olayda sürücünün kusurlu olup olmadığının belirlenebilmesi için, sürücünün freni patlayan aracı ne kadar süredir kullandığının ve araçtaki bu kusurun sürücü tarafından bilinmesinin gerekip gerekmediğinin araştırılması ve tartışılıp değerlendirilmesi gereklidir. Oysa alınan ek raporda, bu hususta dosyada delil bulunmadığı belirtilerek, bu hususun anlaşılamadığı açıklanmıştır.
    Bu durumda mahkemece, uyulan bozma ilamına göre, açıklanan bu hususların araştırılması, işletenden ve gerekirse aracın servis olarak görev yaptığı okullardan sorularak, kaza yapan araçta dava dışı sürücünün ne kadar süre çalıştığının belirlenmesi, bundan sonra bilirkişiden ek rapor istenerek sürücü kusurunun varsa saptanması gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak alınan rapor uyarınca hüküm kurulması doğru olmamış ve bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 03.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.