11. Hukuk Dairesi 2018/262 E. , 2019/2193 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 17/11/2016 tarih ve 2016/12 E. - 2016/324 K. sayılı kararın davalı ... ile davalı TPMK vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesince verilen 16/11/2017 tarih ve 2017/950-2017/1028 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı TPMK vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin "BİZİM" asıl unsurlu markaların sahibi olduğunu, davalı ..."ın bu markalar ile karıştırma ihtimali yaratacak derecede benzer nitelikteki "23 BİZİM KASAP" ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere başvuruda bulunduğunu, 2014/08133 kod numarasını alan başvuruya müvekkilinin benzerlik ve tanınmışlık nedenine dayalı itirazının, davalı TPMK ..."nın 2015-M-10160 sayılı kararı ile yerinde görülmeyerek reddedildiğini, oysa tüketicilerin başvuruyu, müvekkili şirketin seri markalarından birisi olarak algılayacağını ileri sürerek, davalı TPMK ..."nın anılan kararının iptalini, tescil edilmiş olması halinde diğer davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... ve Marka Kurumu vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ..., davacının yağ sektöründe olduğunu, kendisinin et ürünleri ile ilgilendiğini, işyerinin ...’da olduğu için markaya 23 sayısını eklediğini, başvurudaki "BİZİM" ibaresinin karışıklığa neden olmayacağını savunmuştur.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; tarafların markaları arasında 556 sayılı KHK"nın 8/1-b maddesi hükmü anlamında benzerlik bulunduğu, bu aşamada KHK"nın 8/4 maddesi uyarınca tanınmışlık ve tescil engelinin bulunup bulunmadığının tartışılmasının sonuca etkili görülmediği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı TPMK ..."nın 2015-M-10160 sayılı kararının iptaline, diğer davalının 2014/08133 sayılı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.
Karar aleyhine, davalı TPMK vekili ile davalı ... istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesince, dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesinde; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalıların istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı TPMK vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı TPMK vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 13,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 25/03/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.