16. Hukuk Dairesi 2015/4260 E. , 2015/2350 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ...... Köyü çalışma alanında bulunan 73, 165, 256, 365, 447 ve 558 parsel sayılı sırasıyla 5.900, 3.400, 22.000, 17.000, 6.000 ve 1.600 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli 256, 365 ve 588 parsel sayılı taşınmazlar hakkında eşi ......"a aitken kendisine devrettiği iddiasına dayanarak adına tescili istemiyle dava açmıştır. Birleşen dosya davacısı ..., çekişmeli 365 parsel sayılı taşınmaz hakkında irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Birleşen dosya davacısı ..., çekişmeli 73, 165 ve 447 parsel sayılı taşınmazlar hakkında babası ......."a aitken kendisine devrettiği iddiasına dayanarak adına tescili istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında ..., çekişmeli taşınmazların babası ..........."a ait olduğu ve terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak ........... mirasçıları adına tescili istemiyle davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacılar ..., ... ve müdahil davacı ..."ın davalarının ayrı ayrı reddine, ..."ın davasının kabulüne, çekişmeli 73, 165, 365, 447 ve 588 parsel sayılı taşınmazların ... adına tescillerine, çekişmeli 256 parsel sayılı taşınmazın .... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı Hazine vekilinin 73, 165 ve 447 parsel sayılı taşınmazlara yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile bu parsellerle ilgili hükmün ONANMASINA,
2- Dava konusu 256 parsel sayılı taşınmaza ilişkin temyiz itirazlarına gelince; mahkemece dava dışı 3. kişi konumunda olan ...."in taşınmaza zilyet olduğu kabul edilmek suretiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına ve yasal düzenlemelere uygun düşmemektedir. Dava kadastro tespitine itiraz davası olup, davacı ..., çekişmeli 256 parsel sayılı taşınmazın adına tescili istemiyle davaaçmış, ... ......"ın açtığı davaya müdahale talebinde bulunmuştur. 256 parsel sayılı taşınmazın adına tesciline karar verilen ...."in Kadastro Mahkemesine açtığı bir dava olmadığı gibi, ......"ın açtığı davaya müdahalesi de olmamıştır. Mahkemece taşınmaz başında yapılan keşifte yerel bilirkişiler taşınmazın ...."in kullanımında olduğunu beyan etmişler, mahkemece bu beyanlara itibar edilerek ...... hakkında hüküm verilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 30/2. maddesine göre hakim; Kadastro Komisyonlarından 3042 sayılı Yasa"nın 10. maddesine göre Kadastro Mahkemesine tevdi edilen tutanaklar hakkında, 3402 sayılı Yasa"nın 27. maddesine göre mahalli hukuk mahkemelerinden görevsizlikle Kadastro Mahkemelerine aktarılan ve henüz malik tespiti yapılmamış, malik hanesi açık tutanaklar hakkında ve son olarak 3402 sayılı Yasa"nın 29/2. maddesine göre, bir mirasçının, diğer mirasçıların muvafakati olmadan dava açıp, davayı tek başına sürdürebilmesi hallerinde, re"sen soruşturma ilkesi uyarınca, lüzum gördüğü delilleri toplayarak niza konusu taşınmaz malın ya da malların kimin ya da kimlerin adına tescil edileceğine karar verir. Hal böyle olunca; çekişmeli 256 parsel sayılı taşınmaza karşı .... tarafından açılmış bir dava olmadığı ve taşınmaz hakkında hakimin re"sen hareket edebileceği 3042 sayılı 30. maddedeki koşullarda somut olayda oluşmadığı gibi, davacı ...... ve müdahil ............."in açtığı dava ayrı ayrı reddedildiğine göre; çekişmeli taşınmazın tespit gibi Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün bu parsel bakımından BOZULMASINA,
3- Dava konusu 365 ve 588 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazlarına gelince; mahkemece taşınmazlar hakkında ... lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu kabul edilmek suretiyle karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına ve yasal düzenlemelere uygun düşmemektedir. Dava, kadastro tespitine itiraz davası olup davacı ..., çekişmeli 365 ve 588 parsel sayılı taşınmazların adına tescili istemiyle ve birleşen dosya davacısı ........., 365 parsel sayılı taşınmazın adına tescili istemiyle dava açmış, ..., ......"ın açtığı davaya müdahale talebinde bulunmuştur. Dava konusu 365 ve 588 parsel sayılı taşınmazların adına tescillerine karar verilen ..."ın bu parseller bakımından Kadastro Mahkemesine açtığı bir dava olmadığı gibi, ......"ın veya........"in açtıkları davalara müdahalesi de olmamıştır. Mahkemece taşınmazlar başında yapılan keşifte yerel bilirkişiler taşınmazların ..............."in kullanımında olduğunu beyan etmişler, mahkemece bu beyanlara itibar edilerek ...... hakkında hüküm verilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu 30/2. maddesine göre hakim; yukarıda 2 numaralı bentte açıklandığına göre, yalnızca 3 durumda, re"sen soruşturma ilkesi uyarınca, lüzum gördüğü delilleri toplayarak niza konusu taşınmaz malın ya da malların kimin ya da kimlerin adına tescil edileceğine karar verir. Hal böyle; olunca çekişmeli 365 ve 588 parsel sayılı taşınmazlara yönelik ............... tarafından açılmış bir dava olmadığı ve taşınmazlar hakkında hakimin re"sen hareket edebileceği 3042 sayılı 30. maddedeki koşullarda somut olayda oluşmadığı gibi, davacı ......,........ ve müdahil ............."in açtığı davalar ayrı ayrı reddedildiğine göre; çekişmeli taşınmazların tespit gibi Hazine adına tescillerine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle, hükmün bu parseller bakımından BOZULMASINA, 18.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.