20. Hukuk Dairesi 2014/8435 E. , 2015/4029 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacı ... vekili 12.04.2004 tarihli dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği ... Mahallesinde bulunan tapuda kayıtlı olmayan taşınmazı müvekkilinin 21.09.1994 tarihinde satın aldığını, kardeşi olan davalı ..."a icar suretiyle kullandırdığını, ancak aralarında çıkan sorunlar nedeniyle taşınmazı kendisine teslim etmesini istemesine rağmen davalının taşınmazı teslim etmediğini, kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının müvekkili yararına oluştuğunu iddia ederek Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre müvekkili adına tescili, davalı ..."ın müdahalesinin men"ine karar verilmesini talebiyle , ... ve ... aleyhine dava açmıştır.
Mahkemece, fen bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 8187,40 m2 ve (B) harfi ile gösterilen 1255,42 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar hakkındaki davanın kabulü ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ve dahili davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 16.10.2006 gün ve 2006/13971 - 13569 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hükme yeterli olmadığı, bilirkişi raporlarının taşınmazların orman olup olmadığını ve hukuki durumunu belirlemeye yeterli olmayıp, uygulamayı denetlemeye imkan vermediği, bu nedenle; mahkemece, dava konusu taşınmazların bulunduğu yerde arazi kadastrosu çalışmaları hazırlığına esas olmak üzere kadastro paftası düzenlenmişse bu pafta getirtilip dava konusu taşınmazların yerleri bu harita üzerinde gösterildikten sonra, dava dosyasının, hükme esas alınan raporu düzenleyen fen ve orman bilirkişilerine verilerek keşif sırasında uygulandığı bildirilen orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeğini kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeğinin de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de gösterecek şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri müşterek imzalı raporun kendilerinden alınması; şayet, böyle bir harita hiç düzenlenmemişse, yeniden yapılacak keşifte dava konusu taşınmazların bulunduğu yerin koordinatlarını 1/5000 ölçekli harita üzerine yansıtılıp, memleket haritasının ölçeği 1/5000 ölçeğine çevrildikten sonra her iki harita birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle çekişmeli taşınmazların konumlarının memleket haritası üzerinde gösterilmesi, fen ve orman bilirkişiden uygulamayı gösteren rapor alınması, bu arada, arazi kadastrosu yapılıp dava konusu taşınmazlarla ilgili kadastro tutanağı düzenlenmesi halinde görev konusunun düşünülmesi] gereğine değinilmiştir.
Bozma sonrası devam eden yargılama sırasında çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 2007 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi 299 ada 41 parsel sayılı 1524,52 m2 yüzölçümündeki iki adet ahşap samanlık ve arsa vasfındaki taşınmazın ..."ın zilyetliğinde olduğu belirtilerek taşınmaz hakkında ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/139 sayılı dosyası ile dava bulunduğundan sözedilerek malik hanesi açık olarak kadastro mahkemesine gönderilmek üzere 3402 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca tespiti yapılmış, 296 ada 37 parsel sayılı 8664,33 m2 yüzölçümündeki tarla vasfındaki taşınmazın Şerife Yılmaz adına yapılan tespitine süresi içinde ... tarafından itiraz edilmesi üzerine Kadastro Komisyonu"nun 28.10.2007 tarihli kararı ile taşınmaz hakkında ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/139 sayılı dosyası ile dava bulunduğundan sözedilerek yapılan tespit iptal edilerek 3402 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca taşınmazın tespit tutanağı ile birlikte davalı olarak kadastro mahkemesine devredilmesine karar verilmiştir.
Taşınmazların bulunduğu yerde kadastro çalışması yapılmış olması nedeniyle Asliye Hukuk Mahkemesince görevsizlik kararı verilerek dosya kadastro mahkemesine devredilmiştir.
Kadastro Mahkemesince dava konusu ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi sınırları içerisinde kain 299 ada 41, 296 ada 37 no"lu parselde kayıtlı taşınmazların ... adına tapuya kayıt ve tesciline, davaya konu 299 ada 41 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 2 adet samanlığın ise ... adına beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince yapılan orman kadastrosu vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafı ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilenler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu saptandığına göre yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, karar başlığında, davacı ..."ın sıfatının davalı olarak gösterilmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; gerekçeli kararın başlık bölümünde ..."ın adı önünde yer alan "davalı" ifadesi kaldırılıp bunun yerine "davacı" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 11/05/2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi.