12. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/26703 Karar No: 2010/7666 Karar Tarihi: 30.03.2010
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2009/26703 Esas 2010/7666 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2009/26703 E. , 2010/7666 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Fatih 1. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 26/08/2009 NUMARASI : 2009/726-2009/1268
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Kural olarak TTK.nun 730. maddesi yollaması ile çekler hakkında da uygulanması gerekli aynı kanunun 597/2 maddesi uyarınca ciranta (çekte keşideci) çekin ciro edilmesini yasaklayabilir. Bu halde kaydı koyan, senet sonradan kendilerine ciro edilen kişilere karşı mesul olmaz. TTK.nun 700/2 maddesine göre ise, "emre yazılı değildir" veya buna benzer bir kayıtla muayyen bir kimse lehine ödenmesi şart kılınan çekin ancak alacağın temliki yolu ile devri mümkündür. Buna göre maddede menfi emre kaydı için özel bir ibare belirlenmeyip, "emre yazılı değildir" kaydına benzer bir kayıt yeterli görülmüştür. Bu durumda "ciro edilemez" kaydı da emre yazılı değildir kaydına benzer kayıtlar arasında sayılabileceğinden çeki nama yazılı hale getirir. Bu nedenle de çekin alacağın temliki hükümleri çerçevesinde devrini zorunlu kılar. Alacağın temliki yolu ile devir ise yazılı bir temlik beyanını ve zilyetliğin devralana naklini gerektirir. Yine TTK.nun 700/2. maddesine göre anılan durumda alacağın temliki hükümleri uygulanacağından "ciro edilemez" kaydı koyan senet borçlusunun devredene karşı haiz olduğu tüm şahsi defilerini devralana karşı herhangi bir sınırlama ile karşılaşmaksızın ileri sürebilme hakkı doğacaktır. Bununla birlikte şekil olarak cironun alacağın temliki şartlarını bünyesinde barındırdığı söylenemiyorsa, artık çeki devralan kişi çeke dayalı olarak hak sahibi sıfatını iktisap edemeyecek ve kambiyo hukukuna ilişkin hiçbir hukuki imkandan özellikle İİK.nun 170/a-2 uyarınca kambiyo hukuku kapsamında takip hakkından yararlanamayacaktır. (Doc. Dr. A..K....- Çek Hukuku sayfa 130-135) Somut olayda çek arkasında "ciro edilemez" kaydı mevcuttur. Bu kayıt üzerine lehtar tarafından kaşe basılıp imzalanmak suretiyle yapılan ciro beyaz ciro olup bu devir alacağın temliki niteliği taşımamaktadır. Mahkemece yukarıdaki ilkeler ışığında alacaklının takip hakkı bulunmadığı düşünülerek takibin iptaline karar verilmesi gerekirken itirazın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 30.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.