16. Hukuk Dairesi 2015/2075 E. , 2015/2328 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında kurşunlu Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu edilen 190 ada 1, 192 ada 13, 196 ada 5, 142 ada 19, 22, 42; 201 ada 3, 202 ada 1, 2, 3; 246 ada 5 ve 13 parsel sayılı 14.885.66, 2.919.80, 2.962.70, 975.07, 4.069.51, 2.382.71, 7.870.74, 26.883.56, 7.182.38, 4.821.61, 3.487.22 ve 3.402.94 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kadastro tutanaklarının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldıkları ve 190 ada 1 sayılı parselin ........., 192 ada 13 sayılı parsel ev ve sera kendisine ait olmak üzere ..."ın, 196 ada 5 sayılı parsel ev kendisine ait olmak üzere ..."ın, 142 ada 19 sayılı parsel ... ve .............."ın 142 ada 22 sayılı parsel ........"nın, 201 ada 3 sayılı parsel üzerindeki ev ve sera kendisine ait olmak üzere ..."ın, 202 ada 1 sayılı parsel üzerindeki ev ve sera kendisine ait olmak üzere ..."ın, 202 ada 2 sayılı parsel ..."ın, 202 ada 3 sayılı parsel ..."ın, 246 ada 5 sayılı parsel ..."ın, 246 ada 13 sayılı parsel ..."ın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmişlerdir. Davacı ... ve arkadaşları taşınmazların murisleri .... ve ..."dan kaldığı, öncesi murislerinin zilyetliğinde bulunduğu iddiasına dayanarak miras payları oranında adlarına beyanlar hanesinde şerh verilmesi; davacı ..., 202 ada 3 sayılı parseli miktarının eksik yazıldığı; davacı ..., 246 ada 13 sayılı parselin kendisinin fiilen kullanımında olduğu; davacı ... 201 ada 3 sayılı parselin kendisinin kullanımında bulunduğu; davacı ......... ve ..., 192 ada 13 sayılı parselin kendilerinin kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak adlarına beyanlar hanesinde zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile ayrı ayrı dava açmışlardır. Yargılama sırasında ..., 142 ada 22 sayılı parselde kendisinin zilyet bulunduğu iddiasına dayanarak davaya katılmıştır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda tüm parsellerin 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığının tespitine ve Hazine adına tapuya tescillerine, çekişme konusu 202 ada 3 sayılı parselin kullanıcısının ..., 192 ada 13 parsel sayılı parselin 589,80 m2"lik kısmının ......., 2330 m2"lik kısmının ... ve ... olduğunun tespiti ile tutanağın beyanlar hanesinde gösterilmesine, taşınmaz üzerindeki evin ......."e ve seranın ise ......... Yıldırım ve ..."a ait olduğunun tespitine, 246 ada 13 sayılı parselin kullanıcısının ... olduğunun tutanağın beyanlar hanesinde gösterilmesine, 201 ada 3 sayılı parselin, 2271 m2"lik kısmını kullanan kişinin ..., 5.599,74 m2"lik kısmını kullanan kişinin ... olduğunun beyanlar hanesinde gösterilmesine, taşınmaz üzerindeki ev ve seraların kendilerine ait olduğunun tespitine, 202 ada 2 sayılı parselin kullanan kişinin Mehmet oğlu 1985 doğumlu ... olduğunun beyanlar hanesinde gösterilmesine, 142 ada 19 sayılı parselin kullanan kişinin ... olduğunun beyanlar hanesinde gösterilmesine, 142 ada 42 ve 190 ada 1 sayılı parselleri kullanan kişinin ............ olduğunun beyanlar hanesinde gösterilmesine, 246 ada 5 sayılı parselin kullanan kişinin ... olduğunun beyanlar hanesinde gösterilmesine, taşınmaz üzerindeki evin kendisine ait olduğunun tespitine, 142 ada 22 sayılı parselin kullanan kişinin ... olduğunun beyanlar hanesinde gösterilmesine, 202 ada 1 sayılı parselin kullanan kişinin taşınmazın 19885 m2 ..., 6.998.56 m2"lik kısmının ... olduğunun gösterilmesine, taşınmaz üzerindeki ev ve seraların kendilerine ait olduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm müdahil davacı ... ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan dava konusu 202 ada 2 ve 3 sayılı parsellere ilişkin hükmün ONANMASINA,
2- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre dava konusu 196 ada 5 parsele ilişkin yerinde olmayan sair temyiz itirazlarının reddine ancak dava konusu 196 ada 5 parsel olduğu halde maddi hata sonucu yanlışlıkla 196 ada 6 sayılı parsele hüküm kurulması isabetsiz ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden kararın hüküm fıkrasının 42 numaralı maddesinin 1. Mısrasından geçen “196 ada 6” sözcüklerinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine “196 ada 5” sözcüklerinin yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA,
3- 190 ada 1; 142 ada 42; 246 ada 5 ve 13 sayılı parsellere ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece, tarafların anlaşması, taksim sözleşmesi, davayı kabul ve feragat beyanlarına değer verilerek beyanlar hanelerindeki şerh değiştirilmek suretiyle Hazine adına tapuya tesciline şeklinde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin 5831 sayılı Yasa ile 3402 sayılı Yasaya eklenen ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro tespiti sırasında, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhtesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle Hazine adına tescil edileceği düzenlenmiştir. Taşınmazın mülkiyeti Hazineye ait olduğuna göre, ileri sürülen zilyetlik iddiasının Hazineye karşı da kanıtlanması gerekir. Ne var ki, mahkemece, taşınmaz üzerinde kimin zilyet olduğunun tespiti için keşif yapılmamış, çekişmeli taşınmazlar üzerindeki kullanım durumu yöntemince araştırılmamış, gerçek kişi tarafların beyanları ile yetinilerek karar verilmiştir. Eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, mahallinde yerel bilirkişi ve yöntemince belirlenecek taraf tanıkları ile keşif yapılarak çekişmeli taşınmazların 3402 sayılı Yasa"ya 5831 sayılı Yasa ile eklenen ek 4. maddesi uyarınca yerel bilirkişi ve tanıklara çekişmeli taşınmazların fiilen ve ne kadar süreyle kim veya kimler tarafından kullanıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, gerektiğinde bilirkişi ve tanık beyanları arasındaki çelişkiler yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, tespite aykırı sonuca ulaşılması halinde tüm tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek çelişkinin giderilmesine çalışılmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
4- Dava konusu 192 ada 13, 201 ada 3 ve 202 ada 1 sayılı parsellere yönelik temyiz incelemesinde; Mahkemece 192 ada 13 sayılı parselin 598.80 metrekarelik ......., 2330 metrekarelik bölümünün .... ve ..."ın kullanımında olduğu, 202 ada 1 sayılı parselin 19885 metrekarelik bölümünün ..., 6.998.56 metrekarelik bölümümün ..."ın kullanımında bulunduğu, 201 ada 3 sayılı parselin 2271 metrekarelik bölümünün ..., 5.599.74 metrekarelik bölümünün ise ..."ın kullanımında bulunduğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, taşınmazlar üzerinde kimin zilyet olduğunun tespiti için keşif yapılmamış, çekişmeli taşınmazlar üzerindeki kullanım durumu yöntemince araştırılmamış, taşınmazların adına şerh kararı verilenlerin kullandıkları bölümleri ayrı ayrı gösterir fen bilirkişisinden krokili rapor alınmadan infazı kabil olmayacak şekilde karar verilmiştir. Ayrıca ......."ün 192 ada 13 sayılı parselin beyanlar hanesindeki şerhe karşı usulüne uygun açılmış davası ve açılan davaya müdahalesi bulunmadığı halde 589.80 metrekarelik bölümünün ......."ün kullanımında bulunduğu şerhi verilmesi de doğru değildir. Eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, mahallinde yerel bilirkişi ve yöntemince belirlenecek taraf tanıkları ile keşif yapılarak çekişmeli taşınmazların 3402 sayılı Yasa"ya 5831 sayılı Yasa ile eklenen Ek 4. maddesi uyarınca yerel bilirkişi ve tanıklara çekişmeli taşınmazların fiilen ve ne kadar süreyle kim veya kimler tarafından kullanıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, taşınmazların tarafların kullanım durumuna göre ayrı ayrı bölümlerini kroki üzerinde gösterir ayrıntılı rapor alınmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek, dava ve taleplerle bağlı kalınarak, taşınmazlar belli bölümlere ayrılarak şerh verilecekse fen bilirkişisinin ölçekli ve ifrazı gösterir raporu hükme esas alınarak sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz temyiz itirazları bu itibarla yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA
5- Dava konusu 142 ada 19 sayılı parsel yönünden; Mahkemece taşınmazın ..."ın kullanımında bulunduğu şerhi verilmiş ise de; ..."ın taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhin iptali yönünde davası bulunmadığı gibi usulüne uygun açılmış davaya da müdahalesi bulunmamaktadır. Hal böyle olunca; tespit gibi beyanlar hanesindeki şerhin aynen yazılmasına karar verilmesi gerekirken ... adına şerh verilmesi isabetsiz temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
6- Dava konusu 142 ada 22 sayılı parsele yönelik temyiz itirazlarına gelince; mahkemece tespit tutanağındaki gibi taşınmazın beyanlar hanesine ..."ın kullanımında bulunduğu şerhi verilmiş ise; 142 ada 22 sayılı parsele askı ilan süresi içinde açılan tüm davaların birleştirilerek görülmesi gerekirken bu parsele karşı dava açan .... ve ......"ın açtığı tespite itiraz davası sonunda ..... Kadastro Mahkemesinin 2010/644 Esas-2010/300 sayılı ve 01.12.2010 tarihli ilamı ile 142 ada 22 sayılı parselin beyanlar hanesine Ali ve .............."ın kullanımında olduğu şerhi verilerek karar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. Bu dosya ise derdest kalarak bu kez bu dosya da beyanlar hanesine ..."ın kullanımında bulunduğu şerhi verilerek aynı parsel hakkında iki farklı hüküm oluşturulmuştur. Taşınmaz hakkında bu çelişkinin giderilmesi için .... ve ...... davaya dahil edilmeli, dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmalı, tarafların bildirdikleri deliller toplanmalıdır. Ayrıca bu parsele müdahil davacı olan ..."ın talebi hakkında inceleme, araştırma ve yapılmaması ve hakkında bir karar verilmemesi de doğru değildir. Doğru sonuca varılabilmesi için mahallinde yerel bilirkişi ve yöntemince belirlenecek taraf tanıkları ile keşif yapılarak çekişmeli taşınmazların 3402 sayılı Yasa"ya 5831 sayılı Yasa ile eklenen Ek 4. maddesi uyarınca yerel bilirkişi ve tanıklara çekişmeli taşınmazların fiilen ve ne kadar süreyle kim veya kimler tarafından kullanıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, gerektiğinde bilirkişi ve tanık beyanları arasındaki çelişkiler yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, tespite aykırı sonuca ulaşılması halinde tüm tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek çelişkinin giderilmesine çalışılmalı, taşınmazın fiilen kimin kullanımında bulunduğu kesin olarak belirlenmeli, müdahil davacı ..."ın davacılar vekili ile birlikte verdiği 17.12.2012 tarihli dilekçe ve müdahil davacının talebi değerlendirilmeli, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz, müdahil ... ile Hazinenin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 18.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verilidi.