4. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/12859 Karar No: 2012/1767 Karar Tarihi: 09.02.2012
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2010/12859 Esas 2012/1767 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, trafik kazasından kaynaklanan yaralanması nedeniyle davalıdan manevi tazminat talep etmiştir. Mahkeme davanın kısmen kabul edilmesine karar vermiştir. Taraflar karara temyiz etmiştir. Yargıtay, manevi tazminatın miktarının az olduğu ve hukuki düzenlemelere uyulmadığı gerekçeleriyle kararı bozmuştur. Ayrıca, davacının yatırdığı harç bedelinin davalıdan talep edilmesi doğru değildir. Kararda Borçlar Yasası'nın 47. maddesi ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 10/2. maddesi açıklanmaktadır.
4. Hukuk Dairesi 2010/12859 E. , 2012/1767 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 07/12/2009 gününde verilen dilekçe ile trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 28/07/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili taraflarından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Davacının diğer temyiz itirazına gelince; Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istem kısmen kabul edilmiş; kararı, davacı ve davalı temyiz etmişlerdir. a- Borçlar Yasası"nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir. Dava konusu olayda; Davacının yaralanma derecesi, olayın oluş biçimi, olay tarihi ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı azdır. Daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. b- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/2. maddesindeki "Davanın kısmen reddi halinde, karşı taraf yararına tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı lehine belirleneni geçemez." Düzenlemeye karşın, manevi tazminetın reddedilen kısmı yönünden davalı yararına, davacıya verilenden daha fazla miktar da vekalet ücreti verilmesi doğru olmadığından hükmün bu nedenle de bozulması gerekmiştir. 3-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Davalı idare Harçlar Kanunu"nun 13/j maddesi uyarınca harçtan muaftır. Mahkemenin bu yasal düzenlemeyi gözetmeden, hükümde yargılama giderleri arasında davacının yatırdığı 15,60 TL başvurma harcını da taraflara paylaştırarak davalıya harç yüklenmiş olması doğru değildir. Anılan yön gözetilmediğinden kararın bu yönüyle de bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın (2) nolu bentte gösterilen nedenle davacı yararına; (3) nolu bentte gösterilen nedenle davalı yararına BOZULMASINA; tarafların öteki itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 09/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.