Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, kesin süre içerisinde deliller için masraf yatırılmadığından mevcut delillerle de davacı iddiası ispat edilemediğinden davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden, davacı vekilinin hazır olmadığı 25.10.2011 tarihli celsede; "" Davacı vekiline bildirmiş olduğu delillerden hangi delili niçin bildirdiği ve bu delillerin nerelerden getirtileceği ve tanıkların açık kimlik bilgileri ve açık adreslerini bildirmesi konusunda ayrıntılı açıklama yapması ve bu deliller için yazılacak müzekkere masraflarını yatırması konusunda iki hafta kesin süre verilmesine, kesin süre içerisinde açıklama yapmaması halinde bu delillerden vazgeçmiş sayılacağının ihtarına"" karar verildiği , davacı taraf , oturumda hazır olmadığından ihtaratın gerçekleştirilemediği;kesin süre verildiğine ve sonuçlarına ilişkin olarak da; davacıya tebligat yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacının kesin süreye uymadığı ve gereklerini yerine getirmediğinden söz edebilme olanağı yoktur.
Hal böyle olunca; davacıya usulüne uygun olarak kesin süre verilmesi ve sonucuna göre hareket edilmesi gerekirken usulüne uygun olmayan kesin süreye itibar edilerek; yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 27.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.