Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/10515 Esas 2015/3848 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği ... İlçesi, ... Köyü, ... Mevkiinde bulunan yaklaşık 1500 m2 yüzölçümündeki taşınmazın üzerindeki su değirmenini işletmek suretiyle atalarıyla birlikte yaklaşık 150 yıldır nizasız ve fasılasız zilyedi olduğunu, yörede 2007 yılında ilk kez yapılan ve 21.11.2007 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması sırasında taşınmazın orman sınırı içine alınması işleminin yanlış olduğunu ileri sürerek, bu yere ait sınırlamanın iptalini ve dava konusu taşınmazın murisinin mirasçıları adına tescilini talep etmiştir.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın kesinleşmiş orman tahdit sınırı içerisinde kalması nedeniyle orman sayılan yerlerde olduğu ve ormanların da zilyetlikte kazanılamayacak olması gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 6831 sayılı Kanun hükümleri gereğince orman sınırlandırması yapılmış, 22.05.2008 tarihinde kesinleşmiştir. Dava konusu taşınmaz, 3402 sayılı Kanunun 22/son fıkra gereği taşınmazla ilgili kadastro tutanağı düzenlenmeden 101 ada 1 parsel numarası ile tapu kütüğüne kaydedilmiştir.
Taşınmaz mülkiyetine ilişkin davalar, HMK"nın geçici 3. maddesindeki atıf nedeniyle uygulanmaya devam edilen 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanununun 427. maddesinde düzenlenen kesinlik sınırına tâbi olmadığından temyiz incelemesi yapılarak, incelenen dosya kapsamına ve kararın dayandığı gerekçeye göre dava konusu taşınmazın dört tarafının ormanla çevrili ve orman sayılan yerlerden olup zilyetlikle kazanılamayacak yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının ..."ya yükletilmesine 07/05/2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi.