Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/18418 Esas 2018/3104 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/18418
Karar No: 2018/3104
Karar Tarihi: 31.05.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/18418 Esas 2018/3104 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davanın içeriği: Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı ...’e 05.05.2011 keşide tarihli hamiline yazılı 35.000,00 TL bedelli çeki ticari ilişki nedeniyle .....teslim etmesi için verdiğini ancak .....hamiline çeki kabul etmediğini, çekin hukuka aykırı olarak üçüncü kişilerin eline geçtiğini, müvekkili aleyhine ... 1. İcra Müdürlüğü’nün 2011/851 esas sayılı takip dosyası ile takibe konulduğunu, müvekkilinin icra baskısı altında takip alacaklısı ...’e 35.000,00 TL ödemede bulunduğunu, oysaki müvekkilinin dava konusu çekten dolayı bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, icra tehdidi altında tahsil edilen 35.000,00 TL’nin davalılardan yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkeme kararı: Mahkeme öncelikle hamiline yazılı çeke dair ciro zincirinin önemsiz olduğunu ve davacı tanıklarının anlatımlarının soyut olduğunu belirtmiş ve davayı reddetmiştir. Ancak, dosyadaki belgelerden takip konusu çekin bankadan tahsil edildiği tarihte ihtiyati tedbir kararı bulunduğunu gördüğü için çeki hukuka aykırı olarak alan davalıya % 20 tazminat ödemesine karar vermiş ve bu hüküm davac
19. Hukuk Dairesi         2016/18418 E.  ,  2018/3104 K.

    "İçtihat Metni"

    ....
    2-...

    Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -

    Davacı vekili, davacının dava dışı ...’e 05.05.2011 keşide tarihli hamiline yazılı 35.000,00 TL bedelli çeki ticari ilişki nedeniyle .....teslim etmesi için verdiğini, ancak .....hamiline çeki kabul etmediğini, çekin hukuka aykırı olarak üçüncü kişilerin eline geçtiğini, müvekkili aleyhine ... 1. İcra Müdürlüğü’nün 2011/851 esas sayılı takip dosyası ile takibe konulduğunu, müvekkilinin icra baskısı altında takip alacaklısı ...’e 35.000,00 TL ödemede bulunduğunu, oysaki müvekkilinin dava konusu çekten dolayı bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, icra tehdidi altında tahsil edilen 35.000,00 TL’nin davalılardan yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, müvekkilinin çeki otomobil alışverişi nedeni ile diğer davalı ...’den aldığını savunarak davanın reddi ile müvekkili aleyhine % 20 oranında tazminat istemiştir.
    Davalı ..., davaya cevap vermemiş, duruşmalara da katılmamıştır.
    Mahkemece, dava konusu hamiline yazılı çekin keşidecisinin davacı, ilk ciranta ve hamilinin ise davalı ... olduğu, somut olayda dava konusu hamiline yazılı çekin araç satışı nedeniyle davalı ...’ye, ondan da yine araç satışı nedeni ile diğer davalı ...’e geçtiği, hamiline yazılı çekte ciro zincirinin öneminin olmadığı, zira hakkın zilyetliğin devri ile geçtiği, her iki davalı açısından da çeki kötü niyetli iktisap ettikleri ve ağır kusurlarının bulunduğu noktasında delil bulunmadığı, dinlenen davacı tanıklarının anlatımlarının soyut bulunduğu, İİK. m. 72 uyarınca ihtiyati tedbir kararı verildiği gerekçesiyle davanın reddine, takip konusu asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanacak % 20 oranında tazminatın davacıdan alınarak davalı ...’e verilmesine, icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi hususundaki ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.



    2-Takip 12.05.2011 tarihinde çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus yol ile yapılmıştır. Davalı alacaklı icra müdürlüğünden çek aslını alarak 10.06.2011 tarihinde çeki muhatap bankaya ibraz ederek tahsil etmiştir. Bu husus dosya münderecatı ve davalı vekilinin 04.02.2014 havale tarihli dilekçe içeriğinden anlaşılmaktadır. Davacı ise 11.12.2012 tarihinde veznedeki paranın ödenmemesi hususunda ihtiyati tedbir kararı almış ve uygulatmıştır. İhtiyati tedbir karar tarihi itibariyle takip konusu çek bankadan tahsil edilmiş olup, takibin asıl alacaklı yönünden devam imkanı olmadığından, konulan ihtiyati tedbir kararı nedeniyle davalı ... lehine takip konusu asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanacak % 20 oranında tazminata hükmolunması uygun değildir.
    SONUÇ: Yukarıdaki (1) nolu bend uyarınca davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bendde açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 31/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.