
Esas No: 2015/44636
Karar No: 2016/84
Karar Tarihi: 18.01.2016
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/44636 Esas 2016/84 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine.
2-Davacı, davalı işyerinde şube müdürü olarak çalışırken iş akdinin işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini, açtığı işe iade davasının kazındığını, yapılan bir miktar ödemenin alacaklarının karşılamadığından bahisle fark yıllık izin, kıdem ve ihbar tazminatı ile işe başlatmama tazminatının hüküm altına alınmasını istemiştir.
Davalı, davacının iş akdinin haklı nedenle sonlandırıldığını, tüm haklarının ödendiğini hiçbir alacağı olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraflarca temyizi üzerine; Dairemizin 29/05/2014 tarih ve 2014/2610 Esas -2014/11717 karar sayılı ilamı ile davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi ile davacının TİS tarafı olduğunu ispat edemediği kabul edilmiş ise de davalı tarafın savunmalarında davacının 2002 yılına kadar Toplu İş Sözleşmelerinden yararlandığını beyan ve kabul ettiği görülmektedir. Dosya kapsamından da davacıya kanunen hak ettiğinin üzerinde sürelerle yıllık izin kullandırıldığı görülmektedir. Bu nedenlerle davacının TİS’ten yararlandığının kabul edilmesi ve davacının işe girdiği tarihten 2002 yılına kadar olan Toplu İş Sözleşmeleri ilgili sendikadan getirtilerek davacının hak ettiği yıllık izin süresinin belirlenmesi ve sonucuna göre davacının bakiye yıllık izin alacağı olup olmadığının değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle bozulmuştur.
Davacının kullandığı yıllık izin süresinin hesabında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve bu rapora göre hüküm kurulmuştur. Dairemizce daha önce yapılan bozma sonucunda sendika üyesi olduktan sonra davacının her yıl için 30 günlük izin hakkının kabulü isabetlidir. Ancak dosya içinde davacının imzasını taşıyan izin kullanma süresi ile hükme esas alınan bilirkişi raporundaki izin kullanma süreleri arasında çelişki bulunmaktadır. Bilirkişi raporunda davacının 545 gün yıllık izin kullandığı, davalının imzasız izin raporunun kabul edilmediği belirtilmiş ancak hangi fişlerdeki izinlerin kabul edilmediği açıklanmamıştır. Sunulan izin fişleri ile davalının hazırlamış olduğu imzasız liste-rapor örtüşmektedir. Dosyaya sunulu yıllık izin fişlerinin tamamının davacının imzasını taşıdığı görülmektedir. Yapılacak iş, bilirkişiden ek rapor alınarak davacının hangi tarihler arasında izin kullandığı ayrıntılı olarak sorulmalı, davalının kullandırdığını kabul ettiği 594 günlük süre de değerlendirilerek çıkacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Çelişkiyi açıklamayan rapora itibarla yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazı kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıya yükletilmesine, 18.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.